Fatima-tüz Zehra (Radiyallah-u anha)- 5

21 Temmuz 2009 Salı

Revda-i Mutahhara (Medine-i Münevvere)

Fatima-tüz Zehra (Radiyallah-u anha)- 5

Hazret-i Ali (r.a.) bunu işitince mübarek gözleri yaşla doldu;

-“Ya Ebû Bekir Ateşimi ziyade ettin. O’na benden başka rağbet eden yoktur. Lâkin ELİMİN DARLIĞI buna mânidir.” Dedi.

Ebû Bekir (r.a.);

-“Böyle söyleme Allah-u Teâlâ ve Resulü (s.a.v.) nün yanında DÜNYA BİR ŞEY DEĞİLDİR. Buna fakirlik mâni olamaz. İmâm-i Ali (Kerememallah-u vechü) devesini çözdü hanesine geldi.

Peygamber Efendimiz (Sallallahu aleyhi vesellem) Ümmü Seleme (r.anha) nin evinde idi. Nalini giyip kapıyı çaldı.

Ümmü Seleme (r.anha) ye Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem) buyurdu ki;

-“Kapıyı aç, gelen o kimsedir ki, Allah’ı ve Resulü (s.a.v.) nü sever. Onlar da O’nu severler.”

Ümmü Seleme (r.anha);

-“Yâ Resulullah (s.a.v.) kimdir ki hakkında böyle şehadet edersin?” dedi.

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem);

-“Kardeşim Ali’dir.” Buyurdu.

Ümmü Seleme (r.anha) anlatıyor;

-“Süratle kapıya gittim. Az kaldı, yüzüm üzere düşecektim. Kapıyı açtım. Ben hareme girmeyince içeri girmedi.”

Sonra girip;

-“Esselamü aleyke yâ Resulullah ve berekâtüh” dedi.

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem);

-“Ve aleykesselam ve rahmetullahi ve berekâtüh” diye cevap buyurdu.

Resulullah (s.a.v.) yanında yer gösterdi. İmâm-i Ali (r.a.) mahcup vaziyette başını aşağı eğip oturdu.

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buyurdu ki;

-“Yâ Ali! Öyle zanederim ki bir muradın var. Lâkin söylemeğe hicab edersin. Hicab etme. Her ne dilersen söyle Maksûdun hâsıl olur.”

İmâm-i Ali (r.a.);

-“Ya Resulullah! (s.a.v.) anam ve babam sana feda olsun…

Devam edecek….

İslam âlimleri ansiklopedisi

Allah-u Teâlâ hazretleri (c.c.) Bizleri ve sizleri Fatima-tüz Zehra (Radiyallah-u anha) nun şefaatına nail eylesin. O’nun yüzü suyu hürmetine günahlarımızı afv eylesin. Amin

Fuad Yusufoğlu

Yorum Yapın