Hazreti Ebû Bekr-i Sıddık (Radiyallah-u anh)- 19

02 Mart 2009 Pazartesi

Bi’a-tür-Rıdvan (Hüdeybiye)

Hazreti Ebû Bekr-i Sıddık (Radiyallah-u anh)- 19

Ebû Bekr-i Sıddık (r.a.) ın, Fıkıh ilminde üstün bir yeri vardır. Eshabi Kiram (r.anhum) ın en büyük fakihlerindendi. Resul-i Ekrem (a.s.v.) in zamanında bile Fetva verirlerdi.

Resulullah (a.s.v.) tan yayılan bütün ilimlere ve feyizlere Ayna olmuştu. İslami ilimlerin her mes’elesini bilirdi. (ve hükümlerinin hepsine hakkıyla vakıftı) Eshab-i Kiram (r.anhum) in içinde“Fukaha-i seb’a” adı ile meşhur olan yedi büyük âlimden biri de Hazreti Ebû Bekir (r.a.) idi.

Fetvalarının adedi itibariyle bunların mutavasıtlarındandı. Kendi hilafeti devrinde kurulan dini müesseselerden (kuruluşlardan) biri de, “iftâ makamı” (fetva makamı) idi.

Bu kuruluşun en önemli görevi, fıkhı (dini meseleleri araştırıp, tetkik ve tahkik edip), dini hükümlerden icma’ ın (birliğin) hasıl olmasına çalışmaktı.

Müslümanların sorularına cevap vermek suretiyle, hem onlara faydalı olunuyor, hem de, ilmin gelişmesi temin ediliyordu (sağlanıyordu) İslamiyetin zimmılere (gayri Müslim vatandaşlara) tanıdığı bütün haklar eksiksiz yerine getirilmekteydi.

Hazreti Ebû Bekir (r.a.), tasavvuf iliminin bütün yüksek marifetlerine kavuşmuştu.

Resulullah (a.s.v.) ın kalbine akıtılan feyizlerin, marifetlerin hepsi O’na da verilmişti. Resulullah (a.s.v.) tan sonra Allah-u Teâlâ’yı en iyi tanıyan ve en çok ibadet eden O’dur.

Tasavvuf, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem) ın izinde bulunmak, O’nun gösterdiği yoldan ayrılmamaktır. İnsanların yaratılışları ayrı ayrı olduğu için Tasavvuf Yoları da ayrılmıştır.

Bu ümmetin sonra gelen evliyası, Resulullah (a.s.v.) tan gelen feyizlere, nurlara iki yoldan kavuşmuştur. Birisi nübüvvet yolu, diğeri de vilayet yoludur.

Müslümanlar, nübüvvet yolunun bütün marifetlerine, Hazreti Ebû Bekir (r.a.) Vasitesi ile kavuşmuşlardır. Eshab-i Kiram (r.anhum) in hepsi, Allah-u teâlâ’ya bu yoldan kavuştular.

Ebû Bekir sıddık (r.a.), neseb ilminde de yükselmişti. Arapların soylarına ait vak’aları (olayları) en iyi bilendi. Aralarındaki kan davalarını haleder, O’nun hakemliğine ve kararlarına itirazları olmazdı.

Hazreti Ebû Bekir (r.a.) in faziletleri, üstünlükleri çoktur. Bunların her biri, Kur’an-i Kerim’in, hadis-i şeriflerin ve eshab-i Kiram (r.anhum) ile diğer din âlimlerinin haber vermesiyle anlaşılmıştır.

Bu ümmet içinde, Peygemberimiz (a.s.v.) den sonra olma seadetinin sahibi, Ebû Bekir sıddık (r.a) dır. çünkü dini kuvvetlendirmek ve Peygamberlerin efendisine yardım etmek için, malını dağıtmakta, cihad etmekte ve şanını, şerefini kaybetmekte, öncelerin öncesi odur.

Ebû Bekir Sııdık (r.a.) ın diğer müslümanların en üstünü olmasının sebebi, imana gelmekte, malının çoğunu ve canını feda etmekte ve her türlü hizmette, başkalarının önünde bulunmasıdır.

Hadid suresinin onuncu ayetinde;

-”Mekke-i Mükerreme’nin fethinden önce malını veren ve cihad eden kimseye, fetihden sonra malını dağıtan ve cihad edenden daha büyük derece vardır. Allah-u Teâlâ hepsine Cennet’i va’d etti.” ayeti kerimesi, onun için indirilmiştir.

Ve yine Tevbe suresinin yüzüncü ayetinde;

-”Önce iman’a gelenlerden, her fazilette öne geçenlerden, hem Mekke’den gelen Muhacirlerden, hem de Medine’de bunları karşılayıp, yardım eden Ensar’dan, önde olanlardan ve iyilikte bunların izinde gidenlerden Allah-u Teâlâ razıdır. Onlar da, Allah-u Teâlâ’dan razıdır. Allah-u Teâlâ, onlara cenneti hazırladı. Cennette sonsuz kalacaklardır.” buyuruldu.

Fetih Suresi onsekizinci ayetinde;

-“Ağaç altında, sana söz veren mü’minlerden, Allah-u teâlâ elbette razıdır.” Müjdesine, Ebû Bekir (r.a.) da dahildir.

Nitekim resulullah (a.s.v.) de;

-“Ağaç altında benimle sözleşenlerden hiçbiri cehenneme girmez!” Buyurdu.

Bu sözleşmeye “Bi’at-ür-Rıdvan denir. Çünkü Allah-u teâlâ, bunlardan razıdır. Bunlar, bindörtyüz kişi idi.

Devam edecek…

İslam âlimleri ansiklopedisi

Allah-u Teâlâ hazretleri (c.c.) Bizleri ve sizleri Ebû Bekir Sıddık (Radiyallah-u anhu) nun şefaatına nail eylesin. O’nun yüzü suyu hürmetine günahlarımızı afv eylesin. Amin

Fuad Yusufoğlu

“Hazreti Ebû Bekr-i Sıddık (Radiyallah-u anh)- 19” için 2 Yorum

  1. Hazreti Ebû Bekr-i Sıddık (Radiyallah-u anh)- 18 « بسم الله الرحمن الرحيم diyor ki:

    [...] (c.c.) ın rahmeti « Hazreti Ebû Bekr-i Sıddık (Radiyallah-u anh)- 17 Hazreti Ebû Bekr-i Sıddık (Radiyallah-u anh)- 19 [...]

  2. Hazreti Ebû Bekr-i Sıddık (Radiyallah-u anh)- 12 « بسم الله الرحمن الرحيم diyor ki:

    [...] Devam edecek… [...]

Yorum Yapın