İmâm-i A’zam (Ebu Hanife)- Radiyallah-u anh- 9

08 Ocak 2009 Perşembe

Navala reş sonu -BEYAZ SUYUN, SİYAH SUYLA BİRLEŞMESİ (Nusaybin)

İmâm-i A’zam (Ebu Hanife)- Radiyallah-u anh- 9

Yaşadığı Devir;

İmâm-i Â’zam (r.a.) ın yaşadığı devir, Emeviler ve Abbasiler zamanına isabet etmektedir. Ömrünün elli iki yılını Emaviler, on sekiz yılını da Abbasiler devrinde geçirdi.

Emevi devletinin kuruluşunu ve bu arada vukû bulan çeşitli hadiselere şahit oldu. Bütün hadiseler içerisinde İmâm-i Â’zam (r.a.), bir tafartan dini öğrendi ve öğretti, diğer taraftan da, Ehl-i Sünnet i’tikadında olan insanları, imandan ayırmaya çalışan ve kendilerine ‘dehriyyun’ denilen dinsizlerle ve sapık fırkalarla mücadele etti.

Bunların başında Şia, Hariciler,Mürcie, Mu’tezile, Cebriye gibi fırkalar gelmekte idi. Bu fırkaların her biri ile yaptığı münazaralarda onları kesin delillerle susuturuyordu.

Hatta ders verdiği sırada bile, ellerinde kılıçlarıyla yanına girip münazara edenler, aldıkları ikna edici cevablar karşısında, ya doğru yola giriyorlar veya verecek cevab bulamayınca perişan bir halde çekip gidiyorlardı.

Emevilerin son zamanlarında Emevi valisi, İmâm-i Â’zam (r.a.) a devlet idaresinde bir vazife vermek isteyerek bu hususta zorlamıştır. Fakat İmâm-i Â’zam (r.a.) bir takım sbeplerden dolayı bu vazifeyi kabul etmiyeceğini bildirmiştir.

Bunun üzerine Kendisini hapsedilerek içkence yapıldı. Daha sonra serbest bırakılınca, hicri 130 (M. 747) yılında mekke’ye gidip orada altı yıl kadar kaldı. Mekke’de de talabelere ders ve fetva vererek ilmi mütâlaalar yaptı.

Abbasilerin bir devlet haline gelip kuvvetlenmesinden sonra küfe’ye döndü. Buradaki derslerine ömrünün son yılların akadar devam etti. Otuz yıllık müddet içinde verdiği derslerinde yetişen talabelerinin her biri o zaman çok genişlemiş olan İSLÂM DÜNYASININ HER TARAFINA YAYILDILAR.

Müftülük, müdderislik, kadılık gibi çeşitli vazifelerle büyük hizmetler yaptılar. Böylece Pygamberimiz (Sallallahu aleyhi ve selem) in bildirdiği yol olan Ehl-i sünnet İ’TİKADINI VE FIKIH İLMİNİ her tarafa yaydılar.

Ve bu hususda kıymetli kitablar yazdılar, İnsanlara doğru yolu gösterip saâdete kavuşturdular. Bu hizmeti kendilerinden sonraki asırlara da aksettirdiler.

Başta gelen Talabeleri;

İmâm-i Ebu Yusuf (r.a.) ismiyle meşhur, Yakub bin İbrahim (r.a.), Muhammed Şeybani (r.a.), Züfer bin Hüzeyl (r.a.), Hasan bin Ziyad (r.a.), Oğlu Hammad (r.a.), Abdullah bin Mubarek, Veki’ bin Cerrah (r.a.), Ebu Amr Hafs bin Ğiyas (r.a.), Yahya bin Zekeriye (r.a.), Dâvud-i Tâ-i (r.a.), Esad bin Amr (r.a.), Afiyet bin Yezid el-Advi (r.a.), Kasım bin Ma’an (r.a.), Ali bin Mushir (r.a.), Müneddel bin Ali (r.a.), Hibban bin Ali (r.a.) gibi yüzlerce âlimlerdir.

Devam edecek…

İslam âlimleri ansiklopedisi

Allah-u Teâlâ hazretleri (c.c.) Bizleri ve sizleri İmâm-i A’zam Ebû Hanife hazretleri (Radiyallah-u anh) hurmetine günahlarımızı afv eylesin. Amin

Fuad Yusufoğlu

Yorum Yapın