İmâm-ı Rabbânı (Radiyallah-u anhu) – 18

23 Haziran 2008 Pazartesi

Halillür-rahman dergahi (Şanlı Urfa)

İmâm-ı Rabbânı (Radiyallah-u anhu) – 18

Bunun içindir ki;

-“Önceki velilerin güneşleri battı. Bizim güneşimiz ufuk üzerinde sonsuz kalacak, hiç batmayacaktır.” Buyurmuştur.

-“Hidayet, irşâd feyzinin akmasını, güneş ışıklarının yayılmasına benzetmiştir. Feyzin kesilmesine, güneşin batması demiştir. Abdülkâdir-i Geylâni hazretleri (r.a.) ne oniki imâm’ın vazifeleri verilmiştir. Rüşd ve hidayete vâsıta olmuştur. Kıyamete kadar, her veliye feyzler onun vâsıtası ile gelecektir. (Abdülkâdir-i Geylani hazretlerinin bu vasfından dolayı, ona ”Gavs-ül-a’zam” denilmiştir.)”

Her asırda gelen müceddidler, onun vekilleridir.
Resulullah (s.a.v.) in vârisi, Müceddid-i elf-i sâni,
İlm-i zâhirde müctehid, tasavvuf’da Veysel Karani (r:a.)
Dini yaydı yeryüzüne, nurlar saçdı her mü’mine,
Uyandırdı gafilleri, büyük İmâm-i Rabbâni
İyi bildi ilm-i hâli, dine uygundu her hâli,
Küfr sarmışken cihanı, oldu Ebû Bekr misali,
Sohbetinden feyz aldılar, hem kumandan hem de veli,
Ömer Faruk soyudandır, buna şahid oldu adlı.

Üstünlüğü ve mehdi;

Zamanın âlimleri, İmâm-i Rabbâni hazretleri (r.a.) ne “Sıla” ismi ile hitab ettiler. “Sıla”, birleştirici demektir. Çünkü, o, tasavvuf’un İslâmiyetten ayrı bir şey olmadığını İslâmiyette uygun bir şey olduğunu isbat ederek, ahkâm-i İslâmiye ile Tasavvufu vasl etmiş, birleştirmiştir.

Bir Hadis-i şerifte;

-“Ümmetimden Sıla isminde biri gelir. Onun şefâati ile çok kimseler Cennete girer.” Buyurularak onun geleceği haber verilmiştir. Bu hadis-i şerif, İmâm-i Süyuti (r.a.) nin “Cem’ül-Cevâmi” kitabında vardır.

İmâm-i Rabbâni hazretleir (r.a.) bir mektubunda;

-“Beni iki deryâ arasında “Sıla” yapan Allah-ü teâlâ’ya hamd olsun.” Diye dua etmiştir.

Eshâbi, talebeleri ve sevenleri arasında “Sıla” ismiyle meşhur olmuştur.

Hadis-i şerifte müjdelenen “Sıla” ismini odan evvel kimse almamaıştır.

Devam edecek…

İslam âlimleri ansiklopedisi

Allah-u Teâlâ hazretleri bizleri ve sizleri “Silsile-i âliyye” denilen büyük âlim ve velilerin Yirmiüçüncüsü olan Ahmed Faruk-i serhendi İmâm-ı Rabbânı (Radiyallah-u anhu) yüzü suyu hürmetine günahlarımızı aff eylesin. Amin.

Fuad Yusufoğlu

“İmâm-ı Rabbânı (Radiyallah-u anhu) – 18” için 1 Yorum

  1. İmâm-ı Rabbânı (Radiyallah-u anhu) – 17 « بسم الله الرحمن الرحيم diyor ki:

    [...] Harkânı (Radiyallah-u anhu)- 6 « İmâm-ı Rabbânı (Radiyallah-u anhu) – 16 İmâm-ı Rabbânı (Radiyallah-u anhu) – 18 [...]

Yorum Yapın