‘Fırsatların kaçırılmaması’ olarak etiketlenmiş yazılar

Halid bin Velid (r.a.) Türbesi (Humus)

Halid bin Velid (Radiyallah-u Anhu)- 2

Halid nin Velid (r.a.) Müslüman oluşunu şöyle anlatıyor;

-“Allah-u teâlâ bana ihsan etti. Kalbime İslam’ın sevgisini yerleştirdi. Hayrı ve şerri ayıracak hale getirdi.”

Kendi kendime;

-“Ben Muhammed (s.a.v.) e karşı her savaş yerinde bulundum. Ama bulunduğum her savaş yerinden ayrılırken, bozuk ve yanlış bir hal üzere olduğumu ve Muhammed (s.a.v.) in birgün mutlaka bize galip geleceğini biliyordum. Bunu sezmiş olarak oradan ayrılıyordum. Resulullah (s.a.v.) Hudeybiye’ye geldiği zaman, ben de düşman süvarilerinin başında buluınuyordum.”

Usfan’da onlara yaklaşıp gözüktüm.

-“Resulullah (Sallallahu aleyhi ve selem) bizden emin bir şekilde, Eshab-i Kiram (r.anhüm) a öğle namazı kıldırıyordu. Üzerlerine ani baskın yapmak istedik, ama mümkün olmadı. BÖYLE OLMASI DA HAYIRLI OLDU.”

-“Muhammed (Sallallahu aleyhi ve sellem) kalbimizden geçenleri anlamış olmalı ki, ikindi namazını temkinli kıldılar. Bu durum bana çok te’sir etti.”

-“Bu zat her halde, Allah tarafından korunuyor olmalı.” Dedim.

Birbirimizden ayrıldık.

-”Ben çeşitli düşünceler içinde bulunuyorken Muhammed (s.a.v.) Umre etmek için Mekke’ye gelince ondan gizlendim. Kardeşim Velid (r.a.) de onunla beraber gelip beni bulamayınca;”

Şöyle bir mektup yazıp bırakmıştı.

-“Bismillahırrahmanırrahim. Allah-u Teâlâ’ya Hamd-ü Sena ve Resulullah’a selatü selamdan sonra derim ki; Hakikatten ben senin İslamiyet’ten yüz çevirip gitmen kadar şaşılacak görüş bilmiyorum. Halbuki gittiğin yolun yanlış olduğunu anlayacak haldesin, niye aklını kullanmıyorsun? İslamiyet gibi bir dini tanıyamamak, anlayamamak ne kadar tuhaf. Hazret-i Peygamber miz (s.a.v.) bana seni sordu. Senin İslamiyeti tanıman, gayret ve kahramanlığını Müslümanların arasında, müşriklere karşı kullanman, Peygamber efendimiz (s.a.v.) in arzusudur. EY KARDEŞİM! ÇOK FIRSATLARI KAÇIRDIN; AMA DAHA FAZLA GEÇİKME!”

Kardeşimin mektubu bana ulaşınca,

-“Müslüman olma arzusu dende çok kuvvetlendi. Gitmek için acele ediyordum. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve selem) söyledikleri beni çok sevindirmişti.”

-“O gece uyurken ruyamda sıkıntılı dar ve çöl gibi susuz yerlerden, yemyeşil geniş ve ferah bir yere çıkmıştım. Medine’ye varınca bu ruyamı Hazret-i Ebû Bekir (r.a.) e anlatıp, tabirini ondan sormaya karar verdim.”

Ben Resulullah (s.a.v.) a gitmek için toparlanırken;

-“Acaba oraya giderken bana kim arkadaş olabilir.” Diye düşündüm.

Devam Edecek…

İslam âlimleri ansiklopedisi

Allah-u Teâlâ hazretleri (c.c.) Bizleri ve sizleri Halid bin Velid (Radiyallah-u anhu) nun şefaatına nail eylesin. O’nun yüzü suyu hürmetine günahlarımızı afv eylesin. Amin

Fuad Yusufoğlu