‘İsrafil (a.s.)’ olarak etiketlenmiş yazılar

 

Çağ-Çağ Barajı (Nusaybin)

Şimdi Bu hikmeti biraz daha açıklayacağız:

Allah’u Teâlâ (c.c.) Hazretleri İsra Suresinin Yetmişinci ayet-i kerimesinde: (Biz İnsanlari Hayvanlar üzerine terkim ettik.) Buyuruyor.

Böylece hilafet tacını ve keramet elbisesini, Adem (a.s.) a verdi. Hak Teâlâ yarattığı mahlukatın hepsini meleklere arz edip: Eğer sadık iseniz, bunların isimlerinden haber verin.) buyurdu.

Müfessirler derler ki:

Alah-u Teâlâ (c.c.) Bakara suresinin otuzunca ayeti kerimesinde : ( Ben yeryüzünde halife halk edeceğim.) buyurduğu zaman bütün melekler endişe ettiler.

Şöyle ki:

Hak Teâlâ’nın yarattıklarınden bizden daha kiymetli ve alim varmı ki, Allah-u Teâlâ (c.c.), kudretinin büyüklüğünü göstermek için Adem (a.s.) i halk edip eşyanın isimlerini öğretmekle onu mükerrem kıldı. Dediler.

Hak Teâlâ evvela eşyanın isimlerini Adem (a.s.) a öğretip sonra bu eşyayi meleklere arz etti. Ve (Eğer sadık iseniz, bunların isimlerini söyleyiniz.) buyurdu.

Demek ki evvel yaratılmak kiymetli olmayı göstermez. Sonra melekler acizliklerini itiraf edip, (sen her şeyden münezzeh ve mukaddes bir padişahsın. Bize ne ilham ettinse onu biliriz. Başka bir şey bilmeyiz.) dediler.

Buradan iki şey anlaşıldı:

Biri;

Adem (a.s.) in fazileti, diğeri alimin şerefi ve alimin abid üzerine fazileti olduğu. Nitekim Hadisi şerifte sallallahu aleyhi ve selem:

-“(Alimin Abid üzerine fazileti, benim en aşağı mertebede olanın üzerine faziletim gibidir )” buyurdu.

Hak Teâla’nın, Adem (a.s.) a eşyanın isimlerini öğrettiğinden murad hani eşya olduğunda ihtilaf olundu.

Bazı Alimler .(Meleklerin isimleridir.) dedi. Bazıları ise, küçük büyük, kedi, köpek, çanak, çömlek gibi her şeyin isimlerini bildirdi dedi. Ayet-i Kerimede ki (külleha) kelimesi ile bu manayı kuvvetlendirdiler.Bu isimleri nasıl öğrettiği hakkında da ihtilaf olundu.

Bazıları dedi ki :

Hak Teâlâ (c.c.) ihtiyacları yarattıkçe isimlerini bildirdi. Böylece bütün eşyayı öğretmiş oldu. Bazılarına göre Cenabbi hak (c.c.) her şeyin ismini bir anda Adem (a.s.) in kalbine ilham etti. Her şeyi görüp kulanmadan bildi.

Hak Teâlâ (c.c.) her eşyanın en ince noktasının özelliklerini isimlerini, sıfatlarını, her türlü usül ve kanun ilimlerini ve her çeşit san’atı ve aletlerın nasıl kullandığını Adem (a.s.) in kalbine bildirdi. Sonra kıyamete kadar gelecek olan evladının konuşacağı lisanları ve kulanacağı lugatları ve her birinin ayrı ayrı isimlerini bildirdi.

Melekler Adem (a.s.)in faziletini itiraf ettiler ve Hak Teâlâ’nın emriyle bir taht yaptılar ki yedi yüz ayağı var idi. İki ayağının arası bir kaç yıllık yol idi. Adem (a.s.) i bu taht üzerine bindirdiler. Mübarek boynuna ve pazusuna cennet cevherleriyle süslenmiş zinetler ve parmaklarına cennetten yüzükler taktılar. Seadet elbisesini arkasına ve keramet tacını başına giydirdiler

Adem (a.s.) ne zaman tebessüm etse dişlerinin nuru, güneş ışığı gibi alemi aydınlatır ve nereye dönüp baksa, alnında Muhammed (Aleyhis selatu ves selam)) ın nuru, on dördüncü ay gibi ışık saçardı.

Velhasıl melekler Adem (a.s.) in hüsn-ü Cemaline hayran kaldılar ve onun suretinde Hak Teâlâ’nın kuvvet ve kudretini müşahede edip;

-“( Hak Teâlâ her şeyin en iyi ve en güzelini yaratıyor)” dediler. Ve bunu dillerinden düşürmediler.
Hak Teâlâ (c.c.) meleklere;

-“(Adem (a.s.) in tahtını boynunuza alıp gökleri ve etrafı gezdirin ve ARŞIN yanına bırakın.) diye emr etti. Melekler emri yerine getirdiler sonra melekler (Adem’e (a.s.) secde edin) buyurdu:

Önce Cebrail (a.s.) secde etti.

Sonra sıra ile Mikail,

İsrafil,

Azrail

ve sonra bütün melekler (aleyhimüsselam ) secde eylediler.

Önce bu dört Melek secde ettiği için Hak Teâla (c.c.) Cebrail (a.s.) i Peygamberlerine VAHİY göndermekle vazifelendirdi.

Erzak hanesinin anahtarını Mikail (a.s.) e verdi

Kur’anı kerim in tamamını İsrafil ‘in (a.s.) eline yazdı.

Azrail (a.s.) i de Sevgiliyi sevgiliye kavuşturan ölüme vasıta klıdı.

Diğer meleklere de günahsızlık berat-ı yazıldı.

İblis gururunden secde etmemiştir.

Nakl edilir ki:

Melekler secdede yüz yıl, bir rivayete göre beş yüz yıl kaldılar. Başlarını secdeden kaldırdılar. İblisi öylece duruyor ve Adem (a.s.) in tarafına bakıyor gördüler. İtaatlarına şükr edip bir daha secdeye vardılar.

Onun için namazda iki secde emr olundu. Hak Teâlâ İblis’e :

-“(Ey mel’un, Halifeme niçin secde etmedin.)” buyurduğunda

İblis:

-“(Ben ondan hayırlıyim. Beni ateşten, onu ise topraktan halk ettin. Ateş Latif saf ve ışıktır elbette topraktan yüksektir.)” deyip bu bozuk fikri ve yanlış kıyası ileri sürdü.

Böylece büyük hata etti. Zira toprak ateşten bir çok bakımlarden üstündür. (Tevazu edeni Hak Teâlâ yükseltir.) sözü buna bir delildir…

Mearicün Nübüvve (Altıparmak)

Allah-u Teâla bizleri ve sizleri Şeytan Aleyhilla’net in şerrinden korusun..AMİN…
Fuad Yusufoğlu

Meleklere İman:

14 Aralık 2008

Aşke keşe Baverne yolu (Nusaybin)

Meleklere İman:

Melekler, Allah’ın nurdan yarattığı varlıklardır. Meleklerin başlıca görevleri Allah’a kulluk etmek ve O’nun emirlerini yerine getirmektir. Melekler, Allah’a teslimiyetin sembolu olmuş şerefli varlıklardır.

Meleklerin varlığına inananlar, onların bir kısmının görevinin, insanların söz ve davranışlarını kayıt altına almak olduğunu bilirler. Bu sebeple de meleklerin çevresinde olduğunu bilen mü’minler, onların varlığından dolayı daha dikkatlı davranarak günahlardan uzak dururlar.

Onların varlıklarıyla desteklendiklerinin farkında olurlar, kendilerini yalnız hisetmekten kurtulurlar.

Meleklerin Allah’a sürekli ibadet edip O’NU TESBİH ETMELERİ, inanan insanlara da hep güzel şeyleri ilham eder, onları iyiliklere teşvik eder.

Melekler güzel davranışlarımıza sevinip o güzelliğin başka yerlerde anılmasına ve yaygınlaştırılmasına aracı olurlar.

Yaptığı dua’larla mü’minleri desteklerler. Zor ve sıkıntılı zamanlarda Allah’ın izni ile mü’minlere yardım edip onların ma’neviyatlarını yükseltirler. Mü’minlerin sevinçli zamanlarında da bu sevinci paylaşırlar.

Kur’an’da ve hadislerde Adı geçen Melekler şunlardır;

1-Cebrail (a.s.)
2-Azrail   (a.s.)
3-Mikail   (a.s.)
4-İsrafil   (a.s.)
5-Kiramen Katibin (r.a.)

1-Cebrail (a.s.);

Dört büyük melekten biridir. Allah’tan aldığı vahyi peygamberlere ulaştırmakla görevlidir.

-“Deki;’Her kim Cebrail’e düşman ise bilsin ki o, Allah’ın izni ile Kur’an’i önce kitabları doğrulayıcı, mü’minlwer için de bir hidayet rehberi ve müjde verici olarak senin kalbine inmiştir.” Bakara Suresi Ayet- 97

2-Azrail (a.s.);

Dört büyük melekten biridir. Görevi, ecelleri geldiğinde Allah’ın izniyle canlıların ruhlarını almak olduğu için “Melekü-l mevt” (Ölüm meleği) adıyla anılır.

-“De ki; Sizin için görevlendirilen ölüm meleği canınızı alacak, sonra Rabbiniz’e döndürüleceksiniz.”Secde Suaresi Ayet- 11

Devam edecek…

Diyanet İşleri başkanlığı vakıf yayınevi

Allah-u Teâlâ hazretleri (c.c.) bizleri ve sizleri Kelime-i tevhid ile Ahrete göç eden kullarından eylesin. Amin

Fuad Yusufoğlu