‘Mor Yakup kilisesi’ olarak etiketlenmiş yazılar

dsc09795-zeyneabidin-cami-i.JPG

Zeynelâbidin (r.a.) camisi avlusu

dsc09789-zeyneabidin-cam-i.JPG

Zeynelâbidin (r.a.) Cami-i

dsc09786-meryakup-harabesi.JPG

Meryakup Kilisesi Dünyada kurulan İlk Ünüversite

dsc09780-meryakup-harabaleri.JPG

Meryakup kilisesi (hemen yanında Zeynelâbidin Camisi)

Nusaybin iklimine gelince;

Nusaybin İklimi bir başkadır. Mardin tarafı yani Nusaybin (Nasibeyn) Batısından 25-30  kilometre kadar uzaklaşsa iklim değişir. Mardın’de kar yağar bizim Nusaybin (Nasibeyn) de ise iklim güzel. Hem de çok güzel O da Allah (c.c.) bir hikmeti olsa gerek..Nusaybin (Nasibeyn) olarak da adlandırılması bundan da olabilir. Allah (c.c.) bu yöreye verdiği bir güzellik işte; Allah (c.c.) her şeye kadirdir.

Kuzeyi Dağlıktır. Yukarıya doğru 25-30 kilometre uzaklaş Beyaz suyu geçtikten sonra iklim bir başka oluyor. Hem soğuk hem de kar. Doğusundada 40-45 Kilometre uzaklaşılsa gene iklim bir başka oluyor. Sınırları tekrar söyliyeyim ki belkı Nusaybin’i (Nasibeyn) tanıyan lar daha detaylı bilgi sahibi olurlar.

Mardın tarafı (batı) daha evvelde bahsettiğimiz gibi Dara kalesını geçtikten sonra iklim değişir.
Kuzeyi yanı Beyaz suyu geçince iklim değişir. Doğusu Cizre tarafı Çığır’ı geçince iklim değişir.
Güneyinde Zaten Suriye var O da 25 – 35 kilometre ilerleğince (Telma’ruf köyünü) ü geçince de  iklim değişiyor. Çöl iklimi hüküm sürer. Yani Nusaybin’den tahminen her yöne 25-30 kilometre ayrılınca İKLİM değişikliği olur
Belki de Nasıbeyn isminin hikmeti buradan gelme olabilir. Allah (c.c.) doğrusunu bilir. Kimisi Şam toprağıında olduğunu söylerler. Bunda da bir hikmet var. Şam toprağı denilince Sakın şimdi ki şam şehri (Yanı dimeşk) anlaşılmasın. Belkı bir bölge olarak anlaşılması lazım.
Mesele Haran Denilince sadece Harran köyü  olarak değildir belki bir bölge adıdır. Oda bunun gibi bir şey…

Gene de Allah (c.c.) bilir. Benim bildiğim ve inandığım bir şey var oda Nusaybin (Nasibeyn) üzerinde Allah-u Teâlâ hazretlerinin Bir hikmeti olduğudur.

Ayriyetten islamiyetten önce dünyanın İlk Ünüversitesi olan şimdiki adı Moryakub kilisesi hakkında biraz bilgi sunmak istiyorum…

Tarih kitablarında  şöyle geçer;

3.Yüzyılın ortalarında dünyaya gelen Meryakup 309 yılında Diyarbakır’deki Meryem ana kilisesinde toplanan Episkapa kongrenın kararı ile Ekiskaposluğa terfi edildi.

Meryakub (Veya Moryakop) da 4.yüzyılda bu bölgede yaşanmış din bilginleri yaşam öykülerinde Nusaybin çevresindeki köyleri ve kuzeyinde uzanan dağlık bölgeyi Hiristiyanlaştırıp vaftiz etmede çok zorlandıkları anlatılır.
Meryakub (Moryakub) tarafından yapıldığı düşünülen 713-758 tarihleri arasında kiliseye çevrilmiş Katedralden kalan, Piskopos Vologaesses ve papaz Akepsumasın 359 yılına ait kitabesinin bulunduğu Nusaybin Vaptizhanesi bölgedeki en eski hiristiyan anıtı olarak kabul edilmektedir.

Roma İmparatoru Büyük kostantin’ın emri ile İznik’e 19 hazıran 323 te Hiristiyanlığın ilk ve en büyük kongresi toplandı.

Bu toplantıya katılan episkopos Meryakub ve öğrencisi Merefram Nusaybin’e döndüklerinde putpereslikten kalma okulun enkazı üzerine Ünlü Nusaybin okulunu inşa ettiler. Ve 326 yılında hizmete açtılar.

Okulunu ilk profosörü Nusaybin’li Mar efram’di. Süryanı yazarların en büyüğü olarak kabul edilen ve süryanı zühd (sagılık) haraketini güçlük biçimde etkilemiş olan Mar efram 38.yıl boyuınca okulun rektörlüğünü yapmıştır.

Nusaybin sadece dini bir merkez olmakla kalmayıp, aynı zamanda önemli bir ticaret merkeziydi. Özellikle Bizans dönemin başlarında kent doğu-batı ticaretinde. Anadolu’ya giriş üssü olması bakımından önemini korumuştur…

Asya’dan İpek yolunu izleyerek gelen İmparatorluğun zenginleri ve yönetici sınıfları için lüks mallarla birlikte baharat getiren Tüccarlar İran’ı aştıktan sonra İmparatorluğun doğu sınırında ki İlk büyük istasyon olan Nusaybin’e geliyorlardı.

İpek yolu üzerinde Urfa  ile Adi-abane’yi birbirlerine bağlanmış olan Nusaybin şehriydi.

Devam edecek…
Fuad Yusufoğlu