‘Mümin kindar olmaz’ olarak etiketlenmiş yazılar

Hased etmek

01 Temmuz 2008

dsc02077-kucuk-sellale.JPG

Küçük şelale (Nusaybin)

Hışmın yanı gazabın, kızgınlığın galib olması, kötü bir huydur. Bunun aslı ateştendir.Yarası kalb’de olur. Soyu şeytana çıkar.

Nitekim Kur’anı kerimde Şeytan hakkında:

-“Beni ateşten yarattın, Adem’i ise topraktan yarattın.” Sad: 76 dediği bildiriliyor.

Ateşin işi;

Haraket etmek, dalgalanmak, rahat durmamak olduğu gibi,

Toprağın işi de;

sakin ve rahat durmaktır. O halde üzerinde gazab galib olan kimsenin, Adem (Aleyhisselam) den daha çok, şeytanla ilgisi olduğu anlaşılır.

Bunun için İbni Ömer (r.a.) Resulullah (s.a.v.) a

-“Beni Allah-u Teala(c.c.) nın gazabından uzaklaştıracak şey nedir?” diye sorunca;

Resulullah (s.a.v.);

-“Kızmamandır.”Buyurdu.

-“Bana, beni ümitlendirecek kısa bir nasihat verin” deyince

Resulullah (s.a.v.);

-“Kızma.” buyurdu.

Ne kadar sorduysa böyle buyurdu.

Fudeyl ibn iyad Süfyan-i servi ve bu büyüklerden bir gurup (Rahmetullah-ı aleyhim) söz birliği ile bildiriyorlar ki;

-“Kızgınlık zamanında hilm sahibi, intikam alma vaktinde sabredici olmaktan üstün hiçbir iş yoktur.”

Ömer ibni Abdulaziz (r.a.) e bir kimse kötü sözler söyledi. O ise başını önüne eğdi ve;

-“Beni kızdırmak ve şeytanın te’siri ile kibirlenmek, Sultan olmak hesabiyle yerimden kalkmak ve seni dövmek, kıyamet’te ise mükafatımı gidermek istiyorsun. Bunu asla yapmam.” Buyurdu.

Resulullah (a.s.v.); buyurdu ki;

-“Mu’min kindar olmaz.”

Kin ise hışmın çocuğudur. Sana kötülük yapana, iyilik yapmandan daha büyük fazilet yoktur. Bunu yapamazsan bari kötülük yapanı afv et. Çünkü Afvın da fazileti büyük ve çoktur.

Resulullah (a.s.v.) buyurdu ki;

-“Üç şey vardır ki, onlara yemin edebilirim:”

-”Sadaka vermekle mal hiç eksilmez,”

-”Bir kimseyi afv edene Allah-u Teala (c.c.) kıyamet’te elbette daha çok verir.”

-”İsteme ve dilenme kapısını kendine açmayanlara, Allah-u Teala (c.c.) fakirlik kapısını açmaz.”

Hased eden şuna benzer ki;

Duşmanını vurmak için bir taşı havaya atar, düşmanına gelmez, geri döner ve kendi sağ gözüne gelir ve gözünü kör eder. Sonra daha kuvvetli atar, yine geri gelir ve öbür gözünü de kör eder. Sonra daha kuvvetli atar, yine geri gelir ve başını yarar. Bu böyle yapmaya devam eder. Duşmanına ise hiçbir zarar gelmez. Duşmanı onu görür ve güler. Bu hased edenin hali ve şeytanın yaptırmasıdır.

Bütün bunlar hasedin afetleridir. Ayrıca el ile, dil ile harakete geçip GİYBET eder. Ve yalan söyler, Allah-u Teala (c.c.) dan geleni kabul etmezse, zulmü günahı çok fazla olur.

O halde, hasedin öldürücü zehir olduğunu bilen, aklı varsa hasad yapamaz.

Ameli ilaç:

Mucahede ile hased köklerini kalbden kazımaktır. Çünkü hasedin sebebi, kibir, ucb, düşmanlık, makam ve emretmek sevgisi ve bunun gibi şeylerdir. Kızgınlık faslında anlattığımız gibi bu kök ve temelleri mucahede ile kalbden söküp atmak gerekmektedir.

Bunun müshili hasedin bulunmasıdır. Ama hased ortaya çıkınca hased buyuran her şey’e muhalefet etmekle, onu teskin etmelidir.

Kalbinde bir kimseye ta’n (ayıblama) olursa onu övmeli, kibir olursa, kendini küçük görmeli, başkasının ni’metinin elden çıkmasını istediği zaman, o kimseyi sevmelidir. Giybet edeceği yerde o kimseyi övmekten, herkesin duyması için onun güzel işlerini medhetmekten herkes duyunca memnun olmaktan duşmanlığı kesmekten tesirli ilaç olmaz.

Nitekim Allah-u Teala (c.c.);

-“Kötülüğü iyi hasletle mukabele et. O zaman seninle onun arasında düşmanlık bulunan kimse, sana dost ve akraba olur.” Fussılet-34

Kimya-yi Saadet (İmam-i Ğazali)

Allah-u Teala(c.c.) hazretleri bizleri ve sizleri Hased, kibir, ucb denen belalerden muhafeze eylesin. O kibr’in, ucb’un ve hased’in yerine Kalbimize SEVGİ yerleştirsin. AMİN…

Fuad Yusufoğlu