‘munafık’ olarak etiketlenmiş yazılar

Emanet- 3

18 Temmuz 2008

dsc06376nusaybin1-fuadyusufoglu.jpg

Karşı taraf Süriye…(Buğday siloları)

Müfessirler diyorlar ki;

-“Bu ayet-i kerime şeriat esaslarının bir çoğuna şamildir. Ayete, muhatap olanlar ise idareciler ve onlarla beraber bütün mükelleflerdir. Mazlumları gözetmek, onların hakkını koruyup almak idarecilerin üzerine vaciptir.

İşte bu bir emanettir. Müslümanların mallarını, bilhassa yetimlerin malını korumak idarecilere vaciptir. Bilginlere de halka dini hükümler öğretmek vaciptir. Bu öyle bir emanettir ki, âlimler bunun muhafazası için seçilmişlerdir.

Babaya, çocuğunu güzel terbiye etmek vâciptir. Çünkü çocuğu ona emanettir. Onun korunmasiyle baba mükelleftir.”

Peygamber (Sallallahu aleyhi ve selem) buyurmuştur:

-“Hepiniz çobansınız. Her biriniz güttüğünüz sürüden sorumlusunuz.”

Zehrürriyâz’da şöyle bir kayıt vardır;

-“Kıyamet günü kul, getirilip, Allah(c.c.) ın huzurunda durdurulur.

Allah-u Teâla (c.c.) buyuruyor ki;

-“Felanın emanetini geri kendisine verdin mi?”

Kul;

-“Hayır Ya Rabbi.” Der.

Bunun üzerine Allah (c.c.) bir meleğe emreder. Melek kulun elinden tutup cehenneme götürür ve ona Cehennemin bir çukurunda emaneti aynen gösterir.

Kul cehenneme atılır, yetmiş sene yukarıdan aşağıye düşer. Ta ki, o çukura ulaşır. Sonra emanetle birlikte yukarıye çıkar. Cehennemin en üstüne çıktığı zaman ayağı kayar, tekrar ilk defa olduğu gibi cehenneme düşer. Peygamber’imiz (sallallahu aleyhi ve selem) ın şefaatiyle Allah (c.c.) ın lütfu ona yetişip, emanet sahibi ondan razı oluncaya kadar çıkıp- düşe devam eder.

Kalblerin Keşfi (İmam-i Ğazali)

Allah-u Teâla hazretleri (c.c.) bizleri ve sizleri emanete riayet eden ve emanete hiyanet etmeyen kullarından eylesin. AMİN

Fuad Yusufoğlu