‘Müslüman olan beşinci Sahabe-i Kiram (r.a.)’ olarak etiketlenmiş yazılar

Bore Beşire Mecido Girnavas civarı (Nusaybin)

Abdurrahman Bin Avf (Radiyallah-u Anh);

Eshab-i Kiramın büyüklerinden ve Cennetle müjdelenen on kişiden biri, Adı Abdurrahman bin Avf bin Abd-i Avf bin Hars bin Zühre bin Kusey’dir. Soyu, yedinci dedesi Kilab bin Mürre’de Resulullah Efendimiz (Sallallahu aleyhi ve selem) le birleşmektedir.

Künyesi Ebû Muhammed’dir. İslamiyetten önce adı Abd-ı Amr, bir rivayette de Abdul-ka’be veya Abdülharis olup, İslama geldiğinde Peygamber Efendimiz (s.a.v.) tarafından ismi değiştirilip “Abdurrahman” olmuştur.

Babası Avf, Cahiliye devrinde Gamisâ adındaki yerde Fakıh bin Mugire ve Affan bin Ebi’l-As ile beraber Cüzeyme kabilesi tarafından katledilmiştir. Annesi Şifa binti Avf’dır.

Hazret-i Ebû Bekir, Osman, Talha ve Zübeyr (r.anhüm) hazretlerinin anneleri ile birlikte Müslüman olmuştu. Kardeşlerinden Esved ve Abdullah’la Müslüman olmakla şereflenmişlerdi. Bir çok def’a evlenmiştir. Yedisi kız, yirmibir’i erkek olmak üzere yirmisekiz çocuğu olmuştur.

Erkek çocuklarından bazılarının isimleri, Muhammed, İbrahim, Hameyd, Zeyd, Ebû seleme,Mus’ab, Süheyl, Osman, ömer, Misver (r.anhüm) dir.

Bunlardan İbrahim, Muhammed, Hamid ve Zeyd (r.anhüm) in annesi Ümmü Gülsümdür. Ebû Seleme (r.anha) nin annesi ise Tümadır’dır. Oğlu İbrahim, Resulullah (s.a.v.) efendimizle görüşmek şerefine kavuşmuştur.

Hicretten 44 sene önce (M. 580) yılında doğdu ve hicretten 31 sene sonra (M. 653) Medine’de vefat etti.

Hazret-i Ebû Bekir (r.a.) teşviki ile, O’nun tavsiyesine uyarak en önce iman edenlerin beşincisidir. Mekke’de iken ticaret yapardı. Hazreti Abdurrahman (r.a.) İslamiyeti kabul edince diğer Müslümanlar gibi eziyet ve işkencelere maruz kaldı. Böylece vatanını terk ile hicrete mecbur oldu.

Habeşistan’a hicret eden Müslümanlarla beraber bu memlekete gitti. Çok geçmeden Peygamber Efendimiz (s.a.v.) in Medine’yi Münavvere’ye hicretinden sonra Medine’ye gelerek Resulullah (s.a.v.) a katıldı.

Hazret-i Abdurrahman (r.a.) bütün harplerde bulundu. Bedir’de kahramanlıkları çok oldu.

Hazret-i Abdurrahman Bin Avf (r.a.), Bedir harbinde şehit olduğu bir hadiseyi şöyle anlatıyor.

-“Bedir’de hapr saflarında durup sağıma soluma baktığım zaman Ensar’dan iki genç delikanlı gözüme ilişti. Bunlardan en kuvvetli ve vurucu olanı ile bulunmak istedim. Bu iki gençten biri beni gözü ile süzdü.”

Sonra bana dönerek;

-“Ey amca! Ebû Cehil’ı tanır mısın?” diye sordu.

Ben de;

-“Evet tanırım.” Dedim.

Devam edecek…

İslam âlimleri ansiklopedisi

Allah-u Teâlâ hazretleri (c.c.) Bizleri ve sizleri Abdurrahman bin Avf (Radiyallah-u anhu) nun şefaatına nail eylesin. O’nun yüzü suyu hürmetine günahlarımızı afv eylesin. Amin

Fuad Yusufoğlu