‘müslümanların haklarına riayet etmek’ olarak etiketlenmiş yazılar

dsc09191-fuadyusufoglu-bor.JPG

Çağ-Çağ deresi (BOR) Nusaybin

Müslümanların haklarına riayet etmek ve onlarla iyi, güzel geçinmek dinin erkanından bir RÜKÜNDÜR.

Çünkü:

Dinin manası –Allah (c.c.) a sefer etmek değildir.- Yolculuğun rükünlerinden biride, yolculukta konaklanan yerlerde diğer yolcularla güzel sohbette bulunmak, onlarla iyi geçinmektir. Mahlukatın tümü birer yolcudur. Bir geminin yolcuları ile seyretmesi gibi ömürde canlılarla, ecelleri gelinceye kadar seyreder.

Bil ki, İnsanın ömrü dünyada üç halde geçer.

1- İnsan yalnız olarak ömrünü geçirir.
2- Aile efradi, akrabaları ve komşuları ile geçirdiği zamanlar.
3- Umum halk ile geçirdiği zamanlar

İnsanın, bu üç halde beraber yaşadığı kimselerin hukukuna riayet etmesi ve onlarla hüsnü sohbette bulunması vaciptir.

Birinci hal:

Kişinin yalnız başına yaşadığı halidir.Yanlız başına yaşıyan insan bilsin ki, kendisi başlı başına bir alemdir, iç aleminde muhtelif ahlak ve yaradılışta çeşitli yaratıklar vardır. Eğer onlarla hüsn-ü sohbette bulunup haklarına riayet etmezse helak olur. İnsanın iç aleminde bulunan ordular (yaratıklar) ın çeşitleri çoktur.

-“Rabinin ordularını kendisinden başkası bilmez.” Müddesir: Ayet -31

Ey insan sende:

a- bir şehvet vardır. Onunla kendin menfaatli gördüğün şeyi çekersin.
b- Sende bir gazab, öfke vardır. Onunla da kendine zararlı olanı def edersin.
c- Bir de AKIL VARDIR Kİ, Onunla ise işlerini idare eder, onunla kendi himayende bulunanları korursun.

İkinci Hal:

Umum halkla sohbet etmendir. Umum halkla beraber yaşadığın zaman Hüsn-ü sohbetin derecelerinin en az olan derecesi, insanlardan eza’yı men etmektir.

Resülullah (Sallallah-u aleyhi ve selem) şöyle buyuruyor:

-“Müslüman, müslümanların onun elinden ve dilinden korunan ( eza ve zarar görmeyen) kimselerdir. “(Ahmed, Tirmizi, Hakim, İbn-i hıbban ve taberani rivayet etmişlerdir.)

İnsanlara kötülük etmeyip, onlarla iyi geçinmenin en az derecesi olan bu derecenin üstündeki derece,onlara iyilik yapman ve ihsan, ikramda bulunmandır.

Resulullah (Sallallah-u aleyhi ve selem) buyuryor ki;

-“Mahlukatin hepsi, ALLAH (C.C.) FAKİR KULLARIDIR. Onların, Allah (c.c.) katında en sevimli olanı, Allah (c.c.) ın fakir kullarına en faydalı olandır.”

İnsanlara faydalı olma derecesinin üstündeki derece ise onlardan gelen eza ve cefa’ya tahammül etmek ve onların eza’da bulunmalarına rağmen onlara iyilikte bulunmandır. O da sıddıkların derecesidir.

Resülullah (sallallah-u aleyhi ve selem) Hazreti Ali (r.a.) ye buyurmuştur ki;

-“Eğer sıddıklar derecesine aşmak istersen, seni ziyaret etmiyen akrabalarını ziyaret et, sana bir şey vermiyene sen ver. Sana zülüm edenleri bağışla.” (İmam-i Ahmed ve Taberani. rivayet etmişlerdir.)

Müslümanın, Müslümanlara karşı riayet etmesi gereken HAKLAR ÇOKTUR. Onların cümlesi yirmi vazifede huluse edilebilir.

1- Vazifeden birincisi, kendin, için hoş görmediğini, insanlar içinde hoş görmemendir.

Resülullah (Sallallah-u aleyhi ve selem) şöyle buyurmuştur:

-“Kim cehennemden uzaklaşmak sevindirirse, ona ölümü, Allah (c.c.) tan başka ilah yoktur, Hazret-i Muhammed (a.s.v.) Allah (c.c.) ın resüludur.” Diye şehadet ederek gelsin ve kendi nefsi için hazırladığını başkaları için de arzulasın.”

2- Her kese karşı alçak gönüllü bulunmak, Kimseye karşı ASLA KİBİRLENMEMEKTİR. Çünkü Cenabi hak (c.c.) kendini beğenen ve çok çok kibirlenen kimseyi sevmez.

Eğer başkası kendisine karşı kibirlenirse ona katlansın. Yüce olan Allah (c.c.) buyuruyor ki;

-“(Habibim) sen (Güçlüğü değil) kolaylığı (sağlayan) yolu tut. İyiliği emret. Cahillerden yüz çevir.”EL A’raf Sresi: Ayet 199

3- Büyüklere hürmet, küçüklere merhamet etmektir.

Devam edecek…

Dinde kırk esas (İmam-i Ğazali)

Allah-u Teala hazretleri (c.c.) bizleri ve sizleri Müslümanlara hizmet eden Ve Müslümanların hoşnut dualarını alan kullarından eylesin. AMİN…

Fuad Yusufoğlu

dsc09199-fuadyusufoglu-bor.JPG

Bore Veysike (Çağ-çağ deresi) Nusaybin

3- Büyüklere hürmet, küçüklere merhamet etmektir.

Resul’ü Ekrem (s.a.v.) buyurmuştur:

-“Küçüklerimize, merhamet etmeyen, büyüklerimize hürmet etmeyen bizden değildir.”(Tirmizi Enes’ten tivayet etmiştir)

Resulullah (a.s.v.) buyurmuştur:

-“Ak saçlı (ihtiyar) müslümana ikram etmek yüce Allah’ın ta’zimindendir.” (Ebu Davut rivayet etmiştir)

Resülullah (a.s.v.) buyurmuştur ki;

-“Genç olan, ihtiyara sırf yaşlılığından dolayı hürmet ederse, Allah ona yaşlılığında ona hürmet eden kişiler gönderecektir.”(Tirmizi)

Bu hadis-i şerif sevap ile beraber uzun ömrü de müjdeliyor.

4- Bütün insanlarla iyi ve güler yüzlü olmaktır.

Resûlallah (s.a.v.) buyurmuşlardır ki:

-“Siz Cehennemin kime haram kılındığını biliyor musunuz?”

Ashab (r.a.):

-“Allah ve peygamberi en iyisini bilir.” dediler.

Resûlallah (s.a.v.):

-“Kolaylaştıran, yumuşak olan, güler yüzlü ve cana yakın olun.” buyurdu:

Gene Resulallah (s.a.v.):

-“Allah, kolaylaştırıcı ve güler yüzlü olanı sever” buyurdular.

5 – Dargın olan Müslümanların aralarını bulmaktır. Bu hususta mübalağalı ve fazla konuşmak icab ederse de.

Resulallah (s.a.v.) buyuruyor ki:

-“İki kişi arasını islah eden ve bunun için yalan söylemiş olan kimse yalancı değildir.”

Resulallah (s.a.v.) buyuruyor ki:

-“Ben size oruç, namaz ve sadakanın derecelerinden daha üstün bir dereceyi haber vereyim mi?”

Sahabeler (r.a.):

-“Evet haber ver Ey Allahın Resulu (s.a.v.), dediler.

Resulallah (s.a.v.) buyurdular:

-“İki kişi nin arasını düzeltmek. İki kişinin arasını bozmak ise saçı yolmaktır.”

Resûlallah (s.a.v.) den rivayet edilen diğer bir hadisinde,

-“iki kişinin arasını bozmak saç kesmektir, fakat, ben onun saç kestiğini söylemiyorum dini kestiğini, yok ettiğini söylüyorum” buyurmuştur.)

6-Bir kısım insanların diğer kısım insanlar hakkında söylediklerine kulak verme mek, ve birinden işittiğini diğerine ulaştırmamaktır.

Resulallah (s.a.v.):

-“Koğucu olan cennete giremez” buyurmuştur.

Denilir ki:

Senin yanında başkasının aleyhinde konuşan kimse, başkasının yanında da senin aleyhine konuşur.

7- Müslüman kardeşinle üç günden fazla dargın durmamandır.

Resulallah (s.a.v.) buyurmuşlardır ki:

-“Bir Müslüman üç günden fazla Müslüman kardeşiyle küs durması helâl olmaz.”

Resülullah (a.s.v.) buyurdular ki:

-“Kim bir muslümanın kusurunu affederse Allah (c.c.) da kıyamet günü onun kusurunu affeder.” (Ebu Davud, İbni Mace, Hakim rivayet etmişlerdir.)

8- İyiliğe layık olsun olmasın herkese iyilik etmendir.

Resul-i Ekrem (s.a.v.) buyurmuştur ki:

-“ İyiliğe layık olana da, olmayana da iyilik et. Eğer iyilik layık olana isabet etmezse, sen ona layık olanlardansın.”

Devam edecek….

Dinde kırk esas (İmam-i Ğazali)

Allah-u Teala Hazretleri (c.c.) bizleri ve sizleri Müslümanlık haklarına riayet eden ve tatbik eden kullarından eylesin. AMİN…

Fuad Yusufoğlu

dsc08383-fuad-yusufoglu-bazne-taka.JPG

Bazne taka mevki-i (Nusaybin)

16 – Kötü kimselerin şerrinden kurtulmak için onları idare etmendir.

Hazret-i Aişe (r.a.) demiştir ki:

-“Bir adam Resulullah (s.a.v.) ın yanına girmek için izin istedi.

Resulullah (s.a.v.):

-“Ona izin verin, o kabilenin kötü adamıdır.” Buyurdu.

Aişe (r.a.) devamla der ki:

-“Bir adam Resûlullah (s.a.s.) ın yanına girdiğinde, Resûlallah (s.a.v.) ona yumuşak bir dille konuştu hatta ben o adamın Resûlullah (s.a.v.)ın katında bir yeri bulunduğunu zan ettim.

Adam çıkıp gittiği vakit ben Resûlullah (a.s.v.) tan bu hususta malumat istedim, bunun üzerine;

Resulullah (a.s.v.):

-“Ey Aişe, kıyamet gününde Allah (c.c.) katında insanların en kötüsü, kötülüğünden korunmak için kendisine İKRAM EDİLEN KİŞİDİR. “buyurdu.

Resulullah (a.s.v.) buyurdu:

-“Kişinin şeref ve haysiyetini koruduğu şey onun için sadakadır.”

Resulullah (a.s.v.) gene buyurdu:

-“İnsanlara amelleriyle karışınız (onlarla ihtilat ediniz) kalplerle onlardan uzaklaşınız.”

17 - Zenginlerle oturmaktan kaçınman ve fakirlerle oturmağı çok kere tercih etmendir.

Resul-i Ekrem (Salallahu aleyhi ve selem) şöyle buyurdu:

-“Ölülerle oturmaktan kaçınınız.”

Denildi ki:

-“O, ölüler kimdir?”

Resulullah (a.s.v.):

-“Zenginlerdir” buyurdular.

Resulullah (s.a.v.) şöyle duada bulunurlardı:

-“Allah’ım, beni FAKİR olarak yaşat, FAKİR olarak öldür ve beni FAKİRLER zümresinde haşr et.”

Süleyman (Aleyhis selam), mescitte fakir gördüğü zaman onun yanında oturur ve:

-“Fakir, Fakir olanın yanında oturuyor.”derdi

Musa (aleyhis selam) dedi ki;

-“EY Allah’ım ben seni nerede arayayım?”

Allah (c.c.) buyurdu:

-“Kalbleri benim için parçalananların yanında.”

18 – Kendisinden din hususlarında faydalandığı veya kendisinin fayda verdiği kimselerle oturmak ve hiçbir faydası olmayan gafil kimselerin meclisinde oturmaktan kaçınmaktır.

Resul-i Ekrem (Sallallahu aleyhi ve selem) buyuryor ki:

-“Yalnız olmak, kötü arkadaşla oturmaktan HAYIRLIDIR,”
-“İyi arkadaşla oturmak yalnızlıktan HAYIRLIDIR.”
-“Sükut ertmek kötü konuşmaktan HAYIRLIDIR.”(Hakim rivayet etmiştir.)

Gafil olan kimselerle oturmayı çoğaltığı zaman her oturuşta onun dininden bir şey noksanlaşır.

FARZ EDİLSİN Kİ;

Onlardan her biri, her oturuşta, onun elbisesinden bir iplik veya sakalından bir kıl almış olsa yakın bir zamanda ÇIPLAK TÜYSÜZ kalmaktan korktuğu için o meclisten kaçınmaz mı idi? Öyle ise DİN için kaçınmak evladır.
Devam edecek…..

Dinde kırk esas (İmam-i Ğazali)

Allah-u Teala Hazretleri (c.c.) bizleri ve sizleri Müslümanların hakkına riayet eden kullarından eylesin. AMİN…….

Fuad Yusufoğlu

dsc08405-8405-kasyan4.JPG

Sinne diza Mevki-i (Navala sipi)

19 – Hastalarını ziyaret etmek, cenazelerine katılmak, kabirlerini ziyaret etmek, onlara arkalarında HAYIR DUA ETMEK, aksırana YERHAMUKUMULLAH (Hayır ve bereketle ) dua’da bulunmak.

Kısaca:

İhsanda bulunmak, ihtimam etmek, ezayı defetmek gibi iyi haraketlerden kendin için yapılmasını sevdiğin şeylerle insanlar hakkında yapman, sana muamele ettiklerinde hoşuna gidenlerle sen de muamelede bulun.

20 – Umum Müslümanlar dışında, komşu, akraba veya hükümdar gibi beraber bulunduğu kimselerle konuşmak ve onlarla muamelede bulunmak:

Resul-i Ekrem (Sallallahu aleyhi ve selem) buyurmuşlardır ki;

-“Komşunun köpeğine taş attığın vakit komşunu incitmiş olursun.”( İmami Ahmed ve taberani rivayet etmişlerdir.)

Gene Resulallah (a.s.v.) buyurdular ki;

-“Kiyamet günü ilk muhakeme edilecekler KOMŞULARDIR.” (Ahmed Taberani rivayet etmişlerdir.

Resulullah(a.s.v.) enildi ki;

-“Felan (kadın) gündüz oruç tutar, gece de namaz kılar, bununla beraber komşusuna eziyet eder.”

Resulallah (a.s.v.):

-“O cehennemdedir.” Buyurdu.

Resulullah(a.s.v.) gene buyrudular ki;

-“Komşunun hakkı nedir biliyor musunuz?

-“Senden yardım isterse ona yardım edersin. Senden borç isterse ona borç verirsin. Muhtaç olursa ona yardım elini uzatırsın. Hastalandığında onu ziyaret edersin. Ölürse cenazesinde bulunacaksın.”

-“Hayırlı bir şeye kavuştuğunda onu kutlar, bir musibete düştüğünde taziyede bulunursun, izni olmadıkça, evinin havasını engelliyecek şekilde, evini, evinden yüksek yapmazsın.”

-“Bir meyve aldığında ona da hediye edersin. Eğer vermiyorsan aldığını evine gizli olarak getirirsin. Çocuğunu meyve ile dışarı çıkarmayasın.”

-“Olur ki, komşunun çocuğu meyve alamadığından kindar olur. Evinde kaynayan tencerenin kokusu ile komşuna eziyet etme. Ancak kaynattığın şeyden ona vermekle eziyet etmemiş olursun.”

-“Komşunun hakkı nedir biliyor musunuz?

-“Nefsin yed-i kudretinde olan Allah’a yemin ederim ki, Komşu hakkını ancak Allah (c.c.) ın rahmetine mazhar olmuş olanlar ödeyebilir.”

Akrabalığa gelince;

Bu Hususta Resulullah (Sallalah-u aleyhi ve selem) şöyle buyuruyor:

-“Hadisi kûdsi de Yüce Allah(c.c.) buyuruyor ki;

-“Ben rahmanım, bu sıla-i rahim (akrabalık) için ismimden bir isim ayırdım. Akrabasını ziyaret ederek, ona iyilik yapana ben de iyilik yaparım, kim akrabasını unutursa bende onu unuturum.”

Resulullah (sallallahu alyehi ve selem) bir hadisi şerifinde şöyle buyuruyor:

-“Akrabayı ziyaret etmek ömrü ziyadeleştirir.”

Resulullah (a.s.v.) Şöyle buyuruyor:

-“Cennetin kokusu beş yüz senelik mesafede bulunur. Ana – Babasına asi olan ve akrabasının ziyaretini kesen kimse onun kokusunu duyamaz.” (Taberani rivayet etmiştir.)

Kadının hakları bunlar ve bunlardan daha fazla olarak sayılabilir. Çünkü kadına, bütün kendisine vacip olanları yerine getirmekle beraber, kocası ile iyi geçinmek ve onu hoş tutmak vaciptir.

Resul-i Ekrem (a.s.v.) şöyle buyuruyor:

-“Sizin en hayırlınız ailesine en hayırlı olanınızdır. Ben aileme en hayırlı olanınızım.”
Devam edecek…..

Dinde kırk esas (İmam-i Ğazali)

Allah-u Teala Hazretleri (c.c.) bizleri ve sizleri Akrabalık hakkına riayet eden Salih kullarından eylesin. AMİN…..

Fuad Yusufoğlu