‘Namazın nasıl kılınacağını gösteren hadis-i şerif’ olarak etiketlenmiş yazılar

Çağ-Çağ Barajı (İlkbahar mevsimi) Nusaybin

Enes Bin Mâlik (Radiyallah-u anhu)- 6

Enes bin Mâlik (r.a.), Resul-i Ekrem (Sallallahu aleyhi ve selem) in mübarek ağızlarından Sidret-ül Münteha’ya kadar olan yolculuğu anlatıp, bundan sonraki durumları ve namazın farz oluşunu, Yine Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve selem) ın Mübarek dilinden şöyle bildirir.

-“Cebaril aleyhis selam beni Sidret-ül Münteha’ya götürdü. Bir de ne göreyim, yaprakları fil kulakları gibi, meyveleri küpler kadar bir ağaç var. Bu ağacı Allah-u Teâlâ’nın Celâl ve azâmeti o kadar kaplamış ve bürümüş ki, bu yüzden durumu değişmiş ve çok güzelleşmiş. HİÇ KİMSE ONUN GÜZELLİĞİNİ ANLATAMAZ.”

Bu sırada

-”Allah-u Teâlâ bana vahyedeceğini vahy etti. Bana her gün ve gece için Elli vakit namazı farz kıldı. Altıncı kat Sema’da bulunan Musâ (a.s.) nın yanına inince,”

Bana;

-“Rabbin ümmetine neler farz kıldı?” dedi.

-”Elli vakit namaz,” dedim.

Musa (a.s.) bana,

-”Rabbinden bu miktarı hafifletmesini dile, çünkü ümmetin bu kadara tahammül edemezler.” Ben, Ben-i İsrâil’i denedim,” dedi.

Bunun üzerine, Rabbimle münacat ettiğim yere dönüp, elli vakit namazı hafifletmesi için yalvardım. Allah-u Teâlâ, elli vaktin, beş vaktini indirdi. Bu durumu Musa (a.s.) ya söyleyince,”

-”Ümmetin bu kadara da dayanamaz, sen yine Allah-u Teâlâ’dan bunun hafifletmesini, dile” dedi.

Bu şekilde Rabbim ile Musa (a.s.) arasında gidip geldim.

Nihayet Allah-u Teâlâ,

-“Yâ Muhammed! Farz kıldığım namazlar, her gün ve gecede kılınacak olan beş vakit namazdır. Her namaz için on sevap vardır. Bu bakımdan sonunda yine elli namaz olur. Bir kimse hayır yapmak isterde, onu yapamazsa, ona bir sevab yazılır. O iyiliği yaparsa, on sevap yazılır. BİR KİMSE KÖTÜLÜK İŞLEMEK İSTER DE YAPAMAZSA, ONA HİÇBİR ŞEY YAZILMAZ. O kötülüğü işlerse, bir tane günah yazılır.” Buyurdu.

Buradan tekrar Musa (a.s.) nın yanına uğradım.

-”Olup bitenleri anlattım. Musa (a.s.) yine Rabbinden bunun da hafifletmesini iste,” dedi.

Bunun üzerine Resulullah (Sallallahau aleyhi ve selem) Rabbime çok müracaatta bulunduğum için utanıyorum.” Buyurdu.

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve selem) ın Enes bin Mâlik (r.a.) e nasihatları;

-“Ey oğul! Elinden geldiği kadar abdestli ol. Çünkü kim abdestli olarak ölürse ona şehidlik sevabı verilir.”

-“Ey Enes! Rüküda ellerinle dizlerini sıkıca tutup, parmaklarını birbirinden ayır, dirseklerini yanlarına yapıştırma. Rükûdan kalkınca, her uzvun tam olarak yerine gelsin. Allah-u Teâlâ kıyamet gününde, rükû ve secde arasında BELİNİ DOSDOĞRU YAPMAYANA NAZAR ETMEZ. Secde ettiğin zaman, alın ve ellerini iyice yere koy, horozun yeri gagalaması gibi gagalama, secdede kollarını yere sererek, köpeklerin veya tilkinin yatışı gibi yere serilme. Namazda sağa sola nazar etmekten sakın.”

-“Ey oğul! Kimse hakkında kötülük beslemeden sabahlamaya ve akşamlamağa çalış. Bunun başarırsan, hesabın kolay olur.”

-”Müslümanlardan büyüklere hürmet, küçüklerine merhamet et.”

Katâde (r.a.) Hazret-i Enes (r.a.) e Resulullah (Sallallahu aleyhi ve selem) en çok yaptıkları duâ’nın ne olduğunu sorunca;

Hazret-i Enes (r.a.);

-“Allahümme Rabbena âtina fiddünya haseneten ve fil ahreti haseneten ve kınâ azâbennar.” Duâ’sını çok okuduklarını bildirdi.

Katâde (r.a.) Hazret-i Enes (r.a.) in duâ edeceği zaman bununla duâ ettiğini veya duâ’sına bu duâ’yı da ilave ettiğini nakleder.

Devam Edecek…

İslam âlimleri ansiklopedisi

Allah-u Teâlâ hazretleri (c.c.) Bizleri ve sizleri Enes bin Mâlik (Radiyallah-u anhu) nun şefaatına nail eylesin. O’nun yüzü suyu hürmetine günahlarımızı afv eylesin. Amin

Fuad Yusufoğlu