‘Resulullah (s.a.v.) ın mu’cizesi’ olarak etiketlenmiş yazılar

Bab-üs Selam kapısı Mescid-i Nebevvi

Ümmü Süleym (Rumeysâ) Radiyallah-u anha- 7

Peygamber Efendimiz (Sallallahu aleyhi ve sellem), O’nun hakkında buyurdu ki;

-“Rüyamda cennete girdim. Bir de baktım ki, Ebû Talha’nın hanımı Rumeysa (Ümm-ü Süleym) de oradaydı.”

O, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem) i çok sevdiği gibi, Resulullah (s.a.v.) da O’nu ve bütün ailesini severdi. Hanımlarından başka kimsenin evine gidip istirahat etmediği halde, Hazret-i Ümm-ü Süleym (r.anha) in evine giderdi.

Orada adetleri üzere kaylûle yaparlar, öğleden evvel biraz uyurlardı. Namaz vakti gelince, hasırdan seccadeleri serip, O’nun çocukları ile beraber namaz kılardı.

Hazret-i Ümm-ü Süleym (r.anha) in oğlu Enes bin Mâlik (r.a.) şöyle anlatıyor;

-“Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem) MEDİNE’YE GELDİĞİ ZAMAN BEN KÜÇÜKTÜM. Annem Hazret-i Ebû Talha (r.a.) ile evlenmişti. Ebû Talha (r.a.) çok fakir kalmıştı. Çünkü malının tamamını Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem) ahediye etmiş, O’DA FAKİRLERE sadaka OLARAK DAĞITMASINI İSTEMİŞTİ. Bir iki gün hiç yemek yemeden geçirdiğimiz zamanlar olurdu. Bir gün annemin eline biraz ARPA geçmişti. O’nu un yaptı ve iki ekmek pişirdi. Komşudan azıcık süt istedi.”

Bana;

–“Ebû Talha (r.a.) yı da çağır, beraber yiyelim,” dedi

Ben de sevinerek çıktım.

-“Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem), eshab-i Kiram ile oturuyorlardı.

-“Ya Resulallah (s.a.v.) annem sizi çağırıyor.” Dedim.

Kalktılar, Eshab-i Kiram (r.anhüm) a da;

-“Kalkınız.” Buyurdular

Eve yaklaştık.

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem) Ebû Talha (r.a.) ya;

-“Hiçbir şey hazırladın mı ki, bizi eve davet ediyorsun?” buyurdular.

Ebû Talha (r.a.);

-“Ya Resulallah, dünden beri bir şey yememişim, evde bir şey olacağını zanetmiyorum.” Dedi.

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem);

-“Peki, Ümm-ü Süleym bizi niçin davet etti, eve bir bak!” buyurdular.

Ebû Talha (r.a.)içeri girdi.

Ümm-ü Süleym (r.anha);

-“İki arpa ekmeği pişirdim, komşudan da biraz süt istedim. Enes’i seni çağırması için gönderdim.” Dedi.

Devam edecek….

İslam âlimleri ansiklopedisi

Allah-u Teâlâ hazretleri (c.c.) Bizleri ve sizleri Ümmü Süleym (Radiyallah-u anha) nın şefaatına nail eylesin. O’nun yüzü suyu hürmetine günahlarımızı afv eylesin. Amin

Fuad Yusufoğlu

Bab-üs Selam kapısı Mescid-i Nebevvi

Ümmü Süleym (Rumeysâ) Radiyallah-u anha- 8

Ebû Talha (r.a.) dışarı çıkıp Ümm-ü Süleym (r.anha) in dediklerini söyledi.

Peygamber efendimiz (Sallallahu aleyhi ve sellem);

-“Zararı yok, içeri girelim.” Buyurdular.

Kendileri, Ebû Talha (r.a.) ve ben içeri girdik;

-“Ekmekleri getirin.” Buyurdular.

Mubarek ellerini ekmeklerin üzerine koydular, parmaklarını açtılar ve

–“ON KİŞİ çağırın.” Buyurdular.

Çağırdım.

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem);

-“Oturunuz, Bismillah deyip, parmaklarımın arasından yiyiniz!” buyrdular.

BU ON KİŞİ, BU ŞEKİLDE YİYİP DOYDUALR.

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem);

-“On kişi daha çağırın.” Buyurdular.

Çağırdım.

-“Onlar da aynı şekilde doydular. Böylece Eshab-i Kiram’dan yetmişüç kişi yeyip doydular. Sonra üçümüz yedik, doyduk. Sonra ekmekleri annem Ümm-ü Süleym (r.anha) e verdiler.”

Resulullah (Sallallah aleyhi ve sellem);

-“Al, ye ve kime istersen yedir.” Buyurdular.

Resulullah Efendimiz (Sallallahu aleyhi ve sellem), çok kere Hazret-i Ümm-ü Süleym (r.anha) in evine teşrif eder ve orada istirahat ederlerdi.

Bir gün, istirahat için uyudukları bir sırada, mübarek alınları terlemişti. Ümm-ü Süleym (r.anha) mübarek alınlarının terini silmeye başladıkları zaman uyandılar

Ve O’na sordular;

-“Ya Ümm-ü Süleym! Ne yapıyorsun!”

Cevabında Ümm-ü Süleym (r.anha);

-“Ya Resulallah, bereket için alnınızın terini mendile alıyorum, bunu saklayacağım.”

Hazret-i Ümm-ü Süleym (r.anha) Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem) mübarek terini, böyle mendil ile toplar ve bunu bir şişe içinde saklardı.

Yine bir ara Resul-i Ekrem efendimiz (Sallallahu aleyhi ve sellem), Hazret-i Ümm-ü Süleym (r.anha) in evinde bir su tulumun ağzından su içmişlerdi.

Ümm-ü Süleym (r.anha) bu tuluma, Peygamber efendimiz (s.a.v.) in mübarek ağızları dokundu diye bereketlenmek için sakladı ve bir daha kullanmadı.

Devam edecek….

İslam âlimleri ansiklopedisi

Allah-u Teâlâ hazretleri (c.c.) Bizleri ve sizleri Ümmü Süleym (Radiyallah-u anha) nın şefaatına nail eylesin. O’nun yüzü suyu hürmetine günahlarımızı afv eylesin. Amin

Fuad Yusufoğlu

Revda-i Mutahhara (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Ba’b-ül Baki’

Fatima-tüz Zehra (Radiyallah-u anha)- 18

Hazret-i Osman (r.a.), Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) a ziyafet vermişti. Hazret-i Ali (r.a.) ziyafetten çıkıp eve geldi.

Hazret-i Fatima (r.anha) hazret-i Ali (r.a.) yi üzüntülü gördü. Sebebini sordu;

Hazret-i Ali (r.a.);

-“Ya Fatima! Biz de biraz zengin olup da, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ı davet etseydik. Bu gün Hazret-i Osman (r.a.) davet etti.”

Fatima-tüz Zehra (r.anha);

-“Biz de davet edelim.” Dedi.

Hazret-i Ali (r.a.);

-“Ey Habibullah’ın Kerimesi! Ne ikram ederiz, hangi yemekleri veririz?” dedi.

Hazret-i Fatima (r.anha);

-“O, Allah-u Teâlâ’nin sevgilisidir. Hak Teâlâ O’na yemek verir.” Dedi.

Hazret-i Ali (r.a.), Resulullah (sallallahu aleyhi ve Sellem) in huzuruna vardı;

-“Ya Resulallah! Kerimeniz Fatima (r.anha), siz evine davet ediyor.” Dedi.

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem);

-“Yalnız beni mi, yoksa Eshabımla beraber mi çağırıyor.” Buyurdu.

Hazret-i Ali (r.a.);

-“Eshab-i Kiram da beraber buyursunlar.” Dedi.

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Eshab-i ile kalkıp, Hazret-i Fatima (r.anha) nın evine teşrif etiler.

Fatima-tüz Zehre (r.anha);

-“Ya Rabbi! Biliyorsun Habibin ve Eshab-i bu miskinin evini şereflendirdiler. Onlara İKRAM EDECEK bir şeyim yok. Sen onlara ihsan, İKRAM ET, Nİ’METLER VER!” diye duâ etti.

Bir tenceresi vardı. Ocağa koydu. Hak Teâlâ lutfederek tencereyi yemekle doldurdu. Hazret-i Fatima (r.anha) bu yemeği Resulullah Efendimiz (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ın huzuruna götürdü. Eshab-i Kiram ile beraber yediler.

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem);

-“Bu Cennet yemeklerindendir.” Buyurdu.

Devam edecek….

İslam âlimleri ansiklopedisi

Allah-u Teâlâ hazretleri (c.c.) Bizleri ve sizleri Fatima-tüz Zehra (Radiyallah-u anha) nun şefaatına nail eylesin. O’nun yüzü suyu hürmetine günahlarımızı afv eylesin. Amin

Fuad Yusufoğlu

Uhud dağı ve Uhud Şehidliği

Katâda bin Nu’man (Radiyallah-u anhu);

Eshab-i Kiramdan, Evs kabilesinden ve Ensarın ileri gelenlerindendir. Ebû Ömer, Ebû Abdullah künyeleri vardır.

Hazret-i Katâde (r.a.) 24 (M. 644) tarihinde 65 yaşında vefat etti. Namazını Hazret-i Ömer (r.a.) kıldırdı. Evs kabilesinin zafer kolundandır.

Ebû Said el-Hudri (r.a.) nin kardeşidir. Anneleri, Enise binti Kays en-Neccari’dir.

Nesli;

Torunları olan Âsim bin Ömer bin Katâde ve Ya’kup Ömer ile sona erdi. Âsim bin Ömer Siyer ve başka ilimlerde âlim idi.

Hazret-i Katâde (r.a.) meşhur hadis alimlerinden Âsim bin Amr bin Katâde’nin dedesidir. Resulullah Efendimiz (Sallallahu aleyhi ve Sellem) le tanışmış ve Müslüman olmuştur. Akabe, Bedir, Uhud ve diğer savaşlarda bulundu.

Eshab-i Kiram’dan Cabir bin Abdullah (r.a.) şöyle bildiriyor;

-“Uhud harbi sırasında Muhammed Aleyhis-Selam’a hücum eden müşriklere karşı vucudunu SİPER eden Katâde (r.a.) nın gözüne bir ok isabet ederek gözü çıkmıştı.”

Gözbebeğini eline alarak; Peygamber Efendimiz (Sallallahu aleyhi ve Sellem) huzuruna gelip;

-“Ya Resulallah! Benim çok sevdiğim bir eşim var. Beni bu halde görürse hoş karşılamayabilir.”deyince;

Peygamber Efendimiz (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Katâde hazretleri (r.a.) nin elinden gözü alıp çıktığı yere koydu.

-“Eskisi gibi sağlam oldu. Peygamberimiz Efendimiz (Sallallahau aleyhi ve Sellem) in mu’cizesiyle GÖRMEYE BAŞLADI. Hatta bu gözü diğer gözünden daha iyi görürdü.”

İmâm-i Â’zam hazretleri (r.a.), Peygamberimiz (s.a.v.) i medhetmek için yazdığı bir şiirinde bu hadiseyi şöyle yazmıştır;

-“Mu’cizenle geri getirdin. Katâde’nin gözünü.”

Mekke’nin feth edildiği gün, kabilesinin Beni Zafer kolunun bayrağı Hazret-i Katâde (r.a.) nin elinde idi.

Hazret-i Katâde (r.a.) bir gece karanlıkta yatsı namazına giderken yolda Peygamber Efendimiz (Sallallahu aleyhi ve Sellem) e rastladı.

Peygamberimiz (Sallallahu aleyhi ve Sellem) O’na;

Devam edecek….

İslam âlimleri ansiklopedisi

Allah-u Teâlâ hazretleri (c.c.) Bizleri ve sizleri Katâda bin Nu’man (Radiyallah-u anhu) nun şefaatına nail eylesin. O’nun yüzü suyu hürmetine günahlarımızı afv eylesin. Amin

Fuad Yusufoğlu

Abdullah bin Cahş ve dayısı Hamza (radiyallah-u anhüm ecmain) nın kabirleri

Katâda bin Nu’man (Radiyallah-u anhu)- 2

Peygamberimiz (Sallallahu aleyhi ve Sellem) O’na;

-“Katâde sen misin?” diye sordu.

Katâde (r.a.) de;

-“Evet, Ya Resulallah,” dedi.

Peygamber Efendimiz (Sallallahu aleyhi ve Sellem);

-“Dönüşte bana uğra!” buyurdu.

Namazdan sonra uğradığında Peygamber Efendimiz (Sallallahu aleyhi ve Sellem) O’na bir HURMA DALI VERDİ. O günden sonra Katâde Hazretleri (r.a.) gece bir yere giderken yanında o HURMA DALINI taşıyınca Ondan ETRAFA IŞIK YAYILIR, çevresini aydınlatırdı.

Katâde (r.a.) buyurdular ki;

-“Size, hastalığınızı teşhis ettirip, tedavi çarelerini bulduran Kur’an-i Kerim’dir. Hastalığınızın sebebi GÜNAH İŞLEMENİZ, Tedavisi ise TEVBE VE İSTİĞFARDIR.”

Yine Katâde (r.a.) buyurdular ki;

-“Kabir azabı üç şeyden meydana gelir. Bunun üçte biri GIYBET, diğer üçte biri NEMİME (söztaşıma), diğer üçte biri de İDRARDAN SAKINMAMAKTIR.”

Katâde (r.a.) buyurdular ki;

-“Elbise, servet, güzellik ve ilim gibi ni’metler kendisine verilip de TEVAZU ETMESİNİ BİLMEYENLERİN bu varlıkları kıyamet günü kendilerine vebaldir.”

Bizzat Peygamber Efendimiz (Sallallahu aleyhi ve Sellem) den işiterek rivayet ettiği hadis-i Şerifler;

-“Kurban etini yiyiniz veya bekletiniz. Onu satmayınız.”

Peygamber Efendimiz (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buyurdu ki;

-“Allahım! Mukadderatımın hayırlısını ve bu ayın hakkımızda hayırlı olmasını senden diler ve mahşer gününün dehşetinden sana sığınırım.”

Yine Peygamber Efendimiz (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buyurdu ki;

-“Allah-u Teâlâ gönderdiği her Peygamberi güzel sesli göndermiştir.”

Peygamber Efendimiz (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buyurdu ki;

-“Kıyamet günü insanların en büyük hatada olanları, dünyada en çok bâtıla dalanlardır.”

İslam âlimleri ansiklopedisi

Allah-u Teâlâ hazretleri (c.c.) Bizleri ve sizleri Katâda bin Nu’man (Radiyallah-u anhu) nun şefaatına nail eylesin. O’nun yüzü suyu hürmetine günahlarımızı afv eylesin. Amin

Fuad Yusufoğlu