Muhammed Bâki-billah (Radiyallah-u anhu) – 8

23 Haziran 2008 Pazartesi

Muhammed Bâki-Billah hazretleri (r.a.) nin baş ucundaki kitabe’nın yakından görüntüsü

 

Muhammed Bâki-billah (Radiyallah-u anhu) – 8

Bu rü’yadan sonra, Muhammed Bâki-billah hazretleri (r.a.) nin huzuruna gidip, beni talebeliğe kabul etmesi için yalvardım. Diğer isteklilere gösterdiği tevazu’u bana da gösterdi.

Bunun üzerine ağlayarak, feryad-ü fiğan ederek ve perişan bir vaziyette mescide gittim. Dervişlerle bir arada oyururken şu sözler kendiliğinden ağzımdan çıkaverdi;

-“Ey Yâr! Ah, bu ne naz, ne yakmaktır ki, kendini bana gösterdin, kalbimi çaldın. Nâşad ( mutsuz) üzüntülü, evi barkı terk etmiş benim gibi zavallıya, bir biçâreye böyle söylenir, böyle muamele edilirse, ne yapar nereye gider?”

Bu sözleri öyle bir edâ ile söylemişim ki, orada bulunanlardan çoğu hüngür hüngür ağlamağa, derin derin üzülmeye başladı. Akılları başından gitti ve bir karışıklık meydana geldi. Bu karışıklık haberi Muhammed Bâki-billah (r.a.) a gidince;

-“Bu karışıklık nedir?” diye sordu.

Vaziyeti kandisine arzettiler. Bu halime bakıp tebessüm etti. Sonra beni huzuruna çağırıp talebeliğe kabul ederek tasavvufta yetişmem için ihtimam gösterdi.

Beyt;

-“Çocuk bakar, ne zaman süt taşıp dökülecek,

-“Bulut bakar, ne zaman çimen açıp gülecek?

Muhammed Bâki-Billah hazretleri (r.a.) in adetleri şöyle idi ki;

Her kimi kabul etseler, önce tövbe ettirirdi. Eğer o talebede kendisine karşı büyük bir aşk ve muhabbet görürse, hakikat-i câmi’a olan kalbde, kendi suretini muhafaza etmesini, hatırlamasını emrederdi. Tasarrufunun yüksekliğinden bu hal esnasında sureti şerifleri apaçık görünürdü.

Başka hocalardan da ders almış, onların yolunda bulunmuş, icâzet almış olan, Hâce Burhân isminde bir zât, huzuruna gelip, istifade etmek ve feyz almak arzusunu bildirince, Muhammed Bâki-Billah hazretleri (r.a.) kendi suretlerini klabde muhafza etmesini, hatırlamasını emr buyurdu;

Gelen zât bu duruma hayret etti. Yakınlarına, sırdaşlarına;

-“Bu vazife, bu yola yeni girmiş olanların haline münasiptir, kerem etsinler ve daha yüksek bir murâkabe göstersinler.” Dedi.

Dostları, yakınları;

-“Emre itâat edip uymak ve fazlasından kaçmak, sakınmak lazımdır.” Dediler

Bunun üzerine Muhammed Bâki-Billah hazretleri (r.a.) a sevgi bağlılığı arttı. Mübarek suretini  hep kalbinde tuttu. İki gün geçmeden büyük hâllere kavuştu.

Devam edecek…

İslam âlimleri ansiklopedisi

Allah-u Teâlâ hazretleri bizleri ve sizleri   “Silsile-i âliyye” denilen büyük âlim ve velilerin Yirmiikincisi olan Muhammed Bâki-billah (Radiyallah-u anhu)  yüzü suyu hürmetine günahlarımızı aff eylesin. Amin.

Fuad Yusufoğlu

 

“Muhammed Bâki-billah (Radiyallah-u anhu) – 8” için 1 Yorum

  1. Muhammed Bâki-billah (Radiyallah-u anhu) – 7 « بسم الله الرحمن الرحيم diyor ki:

    [...] 5Bayezed-i Bistam-i (Radiyallah-u anh) « Muhammed Bâki-billah (Radiyallah-u anhu) – 6 Muhammed Bâki-billah (Radiyallah-u anhu) – 8 [...]

Yorum Yapın