Hakkında

Tanışmak Sünnettir

Kasyan (Hürmüz Nehri)

Kasyan-i (Seyyid Bahaaddin-i Atman yeri)

Tanışmak sünnettir

Bu sünneti yerine getirmek için, kısaca kendimden bahsedeyim.

Âlim değilim ama ulemalarla gezmişliğim, görmüşlüğüm var. Allahın (c.c.) sevgili veli kullarıyla kısa süreli de olsa beraber gezmişliğim var. Onlardan hafızamda kalan bazı nasihatleri siz sevgili dostlarımla paylaşmak istiyorum. Allah bizi ve sizleri muvaffak eylesin. Âmin.

Öncelikle dualarınızı benden esirgemeyiniz. Hadisi şerifte nakledildiğine göre

-”Dua Mü’minin Silâhıdır.

Dolayısıyla da dua’ların kıymetini bilelim. İşte onun için siz sevgili dostlarımdan dua…dua…dua bekliyorum

Eski zamanlarda zalim bir sultan varmış. Kendisine çok gösterişli, bahçeli, havuzlu bir köşk yaptırmış. Köşke gelen insanlara evinin nasıl olduğunu, bir eksikliğinin olup olmadığını sormuş. Bir gün köşkünün damına çıkıp etrafa bakmış. Köşkün hemen bitişiğinde harabe bir ev görmüş.

Vezirine sormuş:

- Bu ev kimindir?

Veziri cevap vermiş:

- Efendim bu ev yaşlı ve ihtiyar bir kadının evidir

Sultanda bunun üzerine emir vermiş:

- Yaptığım köşkümün manzarasını bozuyor, hemen yıkın!”

Yıkmışlar.

Akşam üzeri yaşlı kadın gelmiş evinin yıkıldığını görünce;

Etrafındaki insanlara sormuş:

- Evimi bu hale kim getirdi?

çevredekiler;

- Sultan emir verdi. ve yıktılar”

Diğer bir rivayet göre Yaşlı Kadın ağlamaklı bir sesle Yüce Mevlaya;

-”Ya Rabbi evim yıklırken ben burada değildim Sen de mi Burada değildin?

diye yakarmış.

Kadın da harabeye dönmüş evinin içinde sultanın köşküne bakakalmış.

Köşkünün damında etrafı seyreden Sultan evini yıktığı ihtiyar kadını görmüş:

Alaylı bir sesle;

- Kadın neye bakıyorsun?

Yaşlı kadın:

- Sultanım Allahu Tealâ’nın (c.c.) ne zaman senin köşkünü yıkacağını çok merak ettiğim için köşkünüze bakıyorum.

Sultan alaycı bir şekilde gülmüş ve köşkünden aşağı inmiş.

O gece Allah tarafından sultanın köşkü yerle bir olmuş.

<<<<NOT; >>>>

BAŞKA BİR RİVAYETTE İmam-i Ğazali Hazretleri (r.a.) Kalblerin keşfi (Mükaşafetül Kulub) adlı kitabında şöyle anlatır:)

Vehb bin Munebbih (r.a.) der ki;

Zalimlerden bir zalim bir köşk yaptırıp güzelce süsler. Bu sıra fakir ihtiyar bir kadın gelip, zalimin köşkünün yanında sığınacak bir kulube yapar. Bir gün Zalim atına binip köşkün etrafını dolaşır. Kadının yaptığı kulubeyi görür;

-“Bu kulube kimindir?” diye sorar.

-“Bir fakır kadınındır. Orada barınıyor.” diye cevab verirler.

Zalim kulubenın yıkılmasını emr eder. Ve yıktırır. Biraz sonra kadın gelince kulubeyi yıkılmış görür. Bunun üzerine kadın:

-“Bunu Kim yıktı?” Diye sorunca

-“Köşkün sahibi gördü ve onu yıktırdı” derler. Kadın başını kaldırarak Allah(c.c.) şöyle niyazda bulunur.

-“Ey Rabbım kulubem yıkılırken ben yoktum Ya sen nerede idin?”

Onun bu bedduası üzerine Allah (c.c.) Cebrail (a.s.) o köşkü içindekilerin başına yıkmasını emr eder. (İmam-i Ğazali) Mükaşefetül kulub adlı kitabında zikr eder…

Değerli dostlarım,

Ne kadar mevki-i, makam sahibi olursak olalım, ne kadar zengin olursak olalım, mazlumun ah’ından sakınalım.

Allah bizlere doğru yoldan çıkmayacak, kimseye muhtaç olmayacak kadar mal, mülk versin, hayırlı rızk nasip eylesin. Amin…

Hayırlı dualarınızı bizlerden esirgemeyin.

Sevgiyle Kalın… Duayla kalın…

Fuad yusufoğlu…