‘Özel tavsiye’ Kategorisi için Arşiv

Aile (Eski yazı)

21 Temmuz 2008

Kasyan dağları -MAVALA SİPİ- (Nusaybin)

Aile hakkında; Blogcu; Sadiyka kardeşimiz çok güzel bahsetmişler. İstatislik verilere dayanarak uzun uzadiya yazmışlar. Ellerine sağlık.

Ben istatistiklerden pek anlamam, kendi aile ortamından yola çıkarak bazı hususları Allahın izni ile kaleme almak istiyorum. Allah-u Teala (c.c.) Hazretleri dileyince “Künfe yekün der, o da oluverir.”

Huzurluyum,

Mutluyum.

Çünkü, Allah’ın izniyle ve Büyük velilerin himmetiyle (Bereketiyle) çocuklarıma verdiğim terbiyenin semeresini hayatta iken alıyorum.

Aile ortamı içinde sorumluluk anne ve babaya düşer. Anne ve baba İslamın emrettiği şekilde çocuklarına terbiye verirse, karşılığını hem dünyada hem de ahirette alır. Elhamdülillah, bu şanslı insanlardan bir tanesi de benim.

Blog sitelerimizdeki arkadaşları kendi ailemden saydığım için, kendi aile ortamımdan biraz bahsetmek istedim…

Çocuklara küçük yaşta, zorlama yapmadan İslami bilgileri sevdirerek tadbik etmek lazım. Yeter ki biz çocuklara onların anlıyacağı gibi yalın bir dille anlatalım.

Kötü arkadaşlarla oturup kalkmalarına izin vermiyelim. Bunları sizlerle paylaşmamın nedeni, içimizde bulunan genç arkadaşlarımızın güzel bir şekilde çocuklarını terbiye etmelerini sağlamaktır. Buna vesile olabilrsem ne mutlu bana…

Bir babanın çocuğuna bırakacağı en güzel miras terbiyeden başka bir şey değildir. Çocuklarınıza dini terbiye verdiğiniz zaman muhakkak mükafatını hem dünyada hemde ahirette alırsınız.

En mühim noktaya gelince, hanımının eşine yardımcı olmasıdır. Baba çocuğuna “bunu niçin yapıyorsun” dediği zaman, eşi karşı çıkıyorsa, işte o zaman aile ortamı diye bir şey kalmaz, Allah muhafaza etsin aile ortadan kalkar.

Ekabirlerin sözlerinendir;

Şöyle buyurmuşlardır; Bir hanım çocuklarını babaya karşı kullanırsa bu hanım iki büyük kötülük yapmış olur; Birincisi kendi elleriyle kendi evini yıkar, ikincisi de çocukların evini yıkar. Allah bizleri korusun…

Elhamdülillah, bugüne kadar çocuklarıma haram lokma yedirtmedim….

Haram lokma çok mühimdir…

Allah dileyince herşey olur. Onun için genç arkadaşlara sesleniyorum, aman ailenize sahip çıkın, ananıza babanıza saygılı olun, lütfen onları kırmayın. Anne ve babaya karşı olan yanı babasına isyan eden dünyada iflah olmadığı gibi ahirette de iflah olmaz Yanı hem dünya , hem ahiret hayatı yıklıır.

Mearicun Nübüvve kitabında şöyle bir ibare geçer;

-Şeytan daha evvel de babasına ası oldu ve zaten başına gelenler bu yüzden geldi.” diye geçer Allah bizleri ve sizleri kötü hanımdan ve kötü çocuklardan muhafaza eylesin. Amin…

Dindarlığa ve terbiyeye mutlaka riayet edin. Dünya süsü olan mala mülke kanmayın. Mal mülk geçici ama ailen senin zürriyetini kıyamete kadar taşıyacaktır. Çocuklarına helalı, haramı, islami terbiyeyi, dindarlığı öğrettiğin zaman, bunlara da vesile olursun.

İnsan öldükten sonra da, sevabı devam eder. İ ş t e  b u  s a d a k a ı  c a r i y e d i r.

Allahu Teala (c.c.) bizlere ve sizlere hayırlı evlatlar, salih ameller, huzur dolu günler nasib etsin. AMİN…

Fuad Yusufoğlu…

Kasyan  ziyareti civarı (Nusaybin)

Bu iki ay oldu sizlerle arkadaşlığım başlıyalı :

Ama inanınki Allah (c.c.) tan SEVGILI ARKADAŞLAR sizlerin arkadaşlığınızdan, kardeşliğinizden memnunum,

Hem de çok memnunum…

Gerçi bazı değerli arkadaşlarımız sanal alem diyorlar: ama ben buna (o arkadaşların kalbi kırılmasın ) inanmiyorum…Birbirlerimizin derdine ortak olmamız, birbirimize dualar yapmamız, sanal olamaz …Mesele bu blog’umun yenilenmesinde, İlahıların kodlarını, sevgili yeğenim Sema hanım Holanda’dan yardımcı oldu.

Gerçi maşallah yeğenlerim çoğaldı Allah nazardan saklasın ilk olarak beni amcalığa kabul eden Damlalar altında ki t……e… oldu.. Allah onun ne muradı varsa yerine getirsin Amin. inşaallah… Sonra canım çiğerim küçük yeğenim Rindi Seyda Allah onu muhafaza eylesin…Amin.

Sonra bir başka değerli yeğen, sonra diğer güzel yeğen derken bu ihtiyar günahkar onları karıştırmaya başladı. Zaten karıştırdığım yeğenden de özür diledim.. o kendisini bilir.. ve inşallah bu günahkar amcasının kalbini hoşnut eder. Amcasının özrünü kabul eder……Şayet sanal olsaydı bunlar olur muydu? Dünyadır bir zamanlar belki birbirimizle de karşılaşırız..

Kim bilir.. Allah bilir

Bu satırları çoktan yazmayı düşünüyordum ama tereddüt ediyordum ta ki Newsedat kardeşim bana moral
verince; rafa kaldırdığım bu yazıları yazmaya başladım..

Başimdan geçen bir olayı kısaca nakledeyim…

Ben görevli iken, Mal Müdürü beni telefonla aradı:

-”Fuat bey misafirlerim gelmiş yanıma gelebilirmisin.” dedi.

Hemen Mal müdürünün yanına çıktım .Yanında 19-20 yaşlarında bir genç kız ile 50-55 yaşlarında bir adam vardı.
Mal Müdürü;

-”Fuat bey bunlar benim misafirim, kiralık ev arıyorlar sizin eve bakacaklar mümkün mü?” Dedi,

Hemen arabaya atlayıp eve bakmaya gittik ev çok büyük olduğu için genç kız beğenmedi, geri döndük hafiften yağmur yağıyordu.

Amca’ya sordum:

-”Amca Sizin gidebileceğiniz bir yer var mı ? size nasıl yardımcı olabilirim.” dedim..

Yabancı olduklarından hüzünlü bakışlarla birbirlerine baktılar .

Sadece:

-“Tanıdığımız yok.” dediler.

Bizim bölgede de bazı gergin günlere rastlayan 1991 yılları idi…

-”Amca isterseniz bizim eve misafır olunuz.” dedim.

İsteksiz bir şekilde

-”Siz bilirsiniz.”dedi

Hemen daireye geldim eve telefon açtim: Hanıma Allah ne kısmet ettiyse yemek hazırlamasını, eve misafirleri getireceğimi söyledim. Arkasından bir dolmuşa atlayıp evin yolunu tutuk. Bizim ev şehir merkezinde uzak olduğu için misafirlerin tereddütleri daha da artı …

Nihayet eve geldik..

Evdeki sıcak ortamı görünce bayağı sevindiler gece yarısına kadar sohbet ettik ismini (bu huyum var kötümü dür iyimi dir bilmiyorum soru sormayı baeceremniyorum misafirlere isimlerini dahı sormadım) sormdığım amca yatmadan evvel;

-”Evladım yarın Ankara ya bir bilet alabilir misin oradan da evime Denizliye gideceğim. Kızım sana emanet ben gördüğümü gördüm artık gerisine karışmam ben yarın gidiyorum.” dedi

Ve vakit geç olduğu için yattık …

Sabahlayin bizim kasaba sınıra yakın olduğu için onları biraz gezdirmek maksadiyle önce dairaya geldik biraz oturduktan bir şeyler içtikten sonra çarşiyi pasajları gezdirmek için dışarı çıkmak üzere iken bizim müstahdem Cemil efendi bana;

-”Fuat bey bu misafirin ismi İbrahim İpek değil mi?” Dedi.

Ben ;

-”Vala Cemil amca ismini bilmiyorum gerçi misafirimdirler ama ismini daha sormadım?” Dedim.

Müstahdem arkadaş sanki bir şey bulmuş gibi ayağa kalktı adamın arkasından geldi.

Ben misafire;

-”Amca adınız İbrahim ipek mi?” Dedim…

Adam ;

-”Evet .”dedi…

Hemen bizim müstahdem adamın boynuna sarılmaya başladı ve arkasından dedi ki:

-“SİZ BENİM ÇAVUŞUMDUNUZ. Kore savaşi başlamadan evel biz beraber askerdeydik…senin çok iyiliklerini gördüm….”

Oturup hasret giderdiler …Ama ne yazık ki İbrahim amca öğleleyin biletini aldığım için gidecekti Mustahdem arkadaş ne kadar İsrar ettiyse de…

-”Ben kızımı fuad beye teslim ettim burada işim kalmadı.” dedi

Ve selametle gitti Hanım kızımızı 10-15 gün misafir ettikten sonrada ev bulduk ve sonradan öğrendiğime göre kız lise öğretmeni imiş ..

Şimdi nerden nereye kore savaşı nerde 1991 yılları nerde..Allah’ şükürler olsun ki o iki asker arkadaşı buluşturmak için beni vesile kıldı …Elhamdulillah…

Yaşımın ilerlemesinden de biraz cesaret alarak bazi nasıhatları paylaşmak istiyorum bilmem katılırmısınız.?

Aile:

Hem evin hemde toplumun direğidir ..

Nasıl ki: Namaz Mukaddes dinimizin direği ise, ailede: bizim mutluluğumuza, mutsuzluğumuza birer adımdır. Herkesin kendine göre bilgileri vardır …Onların bilgilerine hürmet ederiz; ama her şeyin de bir ehli vardır …

Benim Murşidim Alaaddin Haznevi (k.s.) şöyle buyuruyordu :

-“Tam kırk yıldır bizim Haznevi ailemiz Müslümanlara irşad da bulunuyor…Onların aralarındeki husumetleri, dargınlıkları, düşmanlıkları için aracı oluyoruz …Bu güne kadar kimse bizlere ‘ben haksızım’ demedi. Herkes kendisini haklı gösterdi karşısındekini haksız gösterdi ..

Hal böyle iken:

Bizlerin yapacağımız -başkalarından olsun, veya kitaplardan olsun öğrendiklerimizi- Nasıl ki: Üstad Bediuzzaman (k.s.) hazretlerinin sözü :..

Kısaca “ Benim sözlerimi mehenge ( şeriata) vurunuz Şayet uyuyorsa kabul ediniz, şayet kurana, hadise, icma-a fıkha uymuyorsa bana iade ediniz.”. diye buyurmuş…

Bizlerde Dinimizi iyi ve sağlıklı bilgilerle işin ehli olanlardan feyz alarak öğrenelim. sağlam itikadı olmayan yazarlardan  alim olarak bilmediğimiz kitaplardan alıntı almamız aslında sevab değil İKABTIR. ÇÜNKÜ O KİŞİ KENDİNİ ALİM SANIYOR AMA ASLINDA ittikad’ı bozuk olduğundan fayda yerine zarar verir…

Onun için yazdıklarınızı bir sefer değil iki sefer kontrol edin ve Kaynak gösterin…İşte o zaman sevablarına kavuşursunuz…

Çünkü İslamiyet kısa değildir… çok ince ve uzun bir yoldur ama meyveside inanınki çok tatlıdır….

Bana tahammul edip yazımı okuduğunuz için Allah bizleri ve sizleri bu kötü dünya’nın Şerrrinden muhafaza eylesin… AMİN

Fuad Yusufoğlu……….

İki kur’an hatmi

21 Temmuz 2008

çağ-çağ barajı Nusaybin

Çağ-Çağ barajı (Nusaybin)

Blogcu.Com’da sayfası bulunan Sevgili yeğenim NURUHİLAL ve arkadaşları ile birlikte bir Kur’an hatmı okumuşlar dolayısıyla Bu haftakı kur’an hatmelerimiz iki’ye çıktı ..

Allah (c.c.) kendi rızası istikametinde kabul buyursun.Amin…

Teşekkürler Nuruhilal yeğenim…Teşekkürler..

Ayasofya cami-i (İstanbul)

Bin aydan hayırlı olan <<<KADİR GECENİZ>>> mubarek olsun.
Allah-u Teâlâ hazretleri bizlere ve sizlere bütün İslam alemine hayırler, bereketler getirmesini niyaz ediyorum.
Sevgilerimle
Fuad Yusufoğlu

Bor-e Beşire Mecido (Girnavas) Nusaybin


Mubarek Kurban bayramı bizlere, sizlere ve tüm insanlığa; huzur, güven ve bereketler getirmesini Yüce Rabbım (c.c.) den niyaz ediyorum.

Bayramlar sürur günleridir. Hep sürurlu olun.

Bayramlar neşe günleridir. Hep neşeli olun.

Bayramlar Huzur günleridir. Hep huzurlu olun.

Kurban bayramınız Mübarek olsun…

Sevgilerimle….
Fuad Yusufoğlu